Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (December 2007) > Ekonomide Gündem
Ekonomide Gündem
Mortgage krizinin faturası ağır oldu

Ağustos ayında ABD’de ortaya çıkan alt gelir grubuna verilen ipotekli konut kredilerinin geri dönüş sorunlarından kaynaklanan krizin bankalara ne kadar hasar verdiği, Alman bankası Deutsche Bank’ın hazırladığı rapor ile ortaya çıktı. Yatırım bankası Deutsche Bank analistleri tarafından hazırlanan raporda, Avrupa ve ABD’de faaliyet gösteren 28 dev finans kurumunun, yüksek riskli (subprime) konut kredisi sektöründeki krizden 391 milyar dolar zarar ettiği açıklandı. Büyük zararlar açıklaması beklenen HSBC ve Barclays gibi bankalarla birlikte zararın daha da büyüyeceği belirtiliyor. Deutsche Bank Securities analisti Mike Mayo, toplam hacmi 1,2 trilyon dolar olan ABD konut kredilerinin 150 ila 250 milyar dolarlık bölümünün geri dönmeyeceğini belirtti. Mali kuruluşların mortgage kredileri üzerinden oluşturduğu ve toplam hacmi 2 trilyon doları bulan türev piyasalarında da 150 milyar dolarlık bir kayıp olacağı tahmininde bulundu.


Tavsiye Et
Petrol fiyatları tam gaz yükselişte
Uluslararası piyasalarda ABD ham petrolünün varil fiyatı 99,29 dolara çıkarak psikolojik sınır olan 100 dolara yaklaştı. Petrol fiyatlarında yılbaşından bu yana artış %60’ı aşarken, enflasyon göz önünde bulundurularak yapılan hesaplamaya göre, 1864’te ABD’nin Pennsylvania eyaletinde çıkartılan ve varil fiyatı 104,35 dolar olan dünyanın ilk petrolünden sonra ilk defa petrolün fiyatı en yüksek düzeye ulaşmış oldu. Ekonomistler, petrol fiyatlarının hızlı artışında dolardaki zayıflığa karşın bazı yatırımcıların emtia piyasalarına ve özellikle de petrole yönelmesinin yanı sıra İran, Irak ve Nijerya ile ilgili kaygıların da etkili olduğunu ifade ettiler. Yüksek petrol fiyatlarına karşın dünyanın iki büyük petrol tüketicisi konumunda olan ABD ve Çin’in talebi her geçen gün artıyor. Bu durum ABD Enerji Bakanı Sam Bodman’ı, petrol üretimini artırması için Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC)’ne daha fazla baskı yapmaya yöneltti. Öte yandan petrol fiyatlarının artışına paralel olarak yükselen altının ons fiyatının, 1980’deki tarihî zirve düzeyi olan 850 dolara 2008’in başlarında ulaşacağı tahmin ediliyor.

Tavsiye Et
Grev Avrupa’da ulaşım sistemini felç etti

Almanya’da daha fazla ücret talep eden makinistler, yük ve yolcu tren seferlerinde grev başlatırken; komşu Fransa’da da demiryolu ve toplu taşıma araçları çalışanlarının Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin ekonomik reformlarına karşı başlattığı grev, hayatı olumsuz etkiliyor. Almanya’da hükümet ile makinist sendikası arasında çıkan zamlar konusundaki anlaşmazlık üzerine yük ve yolcu trenlerinin çalışmaması, demiryollarında ülke tarihinin en uzun soluklu grevine neden olurken, ülke ekonomisine milyonlarca dolar zarar verdi. Fransa’da İkinci Dünya Savaşı sonrası yürürlüğe giren uygulamaya göre, ulaştırma ve enerji sektörlerindeki çalışanlar “daha fazla yıprandıkları” gerekçesiyle diğer kamu çalışanlarına göre 2,5 yıl daha az sosyal güvenlik primi ödeyerek emekli olabiliyorlar. Ulaşım ve enerji işçilerinin, bu sistemi değiştirmek isteyen hükümeti protesto için başlattığı grev, ülke genelinde ulaşımın felce uğramasına yol açtı. İşçilerin tüm meydan okumalarına rağmen Sarkozy, emeklilik sisteminde yapılacak değişiklikler konusunda kararlı olduklarını kaydederek hiçbir şeyin kendisini, reform olarak nitelediği bu düzenlemeleri yapmaktan alıkoyamayacağını söyledi.


Tavsiye Et
Çin petrol şirketi devleşti

Petrol fiyatlarının rekor düzeyde artışı ile Asya kıtasının en büyük petrol ve doğalgaz üreticisi şirketi PetroChina hisselerinin Şanghay Borsası’nda fiyatı üçe katlanınca, şirketin piyasa değeri 1,1 trilyon dolara ulaştı. Böylece PetroChina, Amerikan petrol devi Exxon Mobil’in 488 milyar dolarlık piyasa değerini geçerek dünyanın en büyük petrol şirketi unvanını ele geçirdi. Mart ayında Forbes dergisinin açıkladığı “dünyanın en büyük şirketleri” haberinde 208,76 milyar dolarlık piyasa değeriyle dokuzuncu sırada yer alan PetroChina, rakiplerine fark atarak birinciliğe yükseldi. Analistlere göre, PetroChina’nın hisselerinin aşırı değerlenmesinin nedeni, petrol fiyatlarının artması ve son yıllarda Çin Borsası’na gelen yabancı yatırımcıların iştahı olarak görülüyor.


Tavsiye Et
İnsanlık küresel ısınmaya karşı sağduyulu

İngiliz yayın kuruluşu BBC’nin aralarında İngiltere, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Nijerya ve Türkiye’nin de olduğu 21 ülkeden yaklaşık 22 bin kişi ile yaptığı araştırmada, katılımcıların büyük çoğunluğunun küresel ısınmaya karşı bireysel fedakarlıklar yapmaya hazır oldukları belirtildi. Araştırma sonuçlarına göre katılımcıların %83’ü, bireylerin küresel ısınmaya neden olan gazların üretimini azaltmak için hayat biçimlerinde değişiklik yapmalarının kesinlikle gerekli olduğunu kaydederken, ABD ve Avrupa kıtasındaki birkaç ülke dışında bütün ülkelerde katılımcıların çoğunluğu, benzin fiyatlarının artması gerektiği yönünde görüş bildirdi. Ayrıca bu anket sonucunda birçok ülkede halkın, küresel ısınmayla mücadele için yaşam biçiminde etkili değişiklikler yapmaya hükümetlerden daha fazla istekli olduğu ortaya çıktı.


Tavsiye Et
Brezilya büyük petrol yatakları keşfetti
Brezilya hükümeti, ülkenin güneybatı kıyılarında keşfedilen petrol yataklarıyla birlikte dünyanın en çok petrol üreten 10 ülkesi arasına gireceklerini bildirdi. Devlete ait petrol şirketi Petrobras, Rio de Jenario açıklarındaki Tupi yataklarında yaptığı test sonuçları neticesinde 5-8 milyar varillik en iyi kalite petrol olan hafif petrol ve doğalgaz bulunduğunu açıkladı. Açıklamanın ardından hükümet yetkilileri, Brezilya’nın Suudi Arabistan düzeyinde petrol üretme potansiyeline sahip olduğunu kaydederek, ülkenin petrol ihraç eden bir ülke olabileceğini belirttiler. Bazı uzmanlar bu buluşun, Venezüella’yla gergin bir dönem geçiren ve bu ülkenin ürettiği petrole bağımlılığını azaltmak isteyen ABD’ye yeni bir kaynak sunabileceğini belirtiyor.

Tavsiye Et
Vergi adaletsizliğinde Türkiye dünya lideri
Uluslararası denetim, vergi ve danışmanlık şirketlerinden KPMG’nin dünya çapında yaptığı yıllık vergi oranları araştırması, dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının %70 ile en yüksek Türkiye’de olduğunu ortaya koydu. Mal ve hizmetlerden yararlanan herkesin aynı oranda vergi ödemesi olarak tanımlanan dolaylı vergilerde ikinci sırayı %50 oranıyla Meksika aldı. 92 ülkede kurumlar vergisi oranları üzerinde yapılan inceleme ise, 2007 yılı başı rakamlarına göre, AB’deki ortalama oran %24,2 düzeyinde iken Türkiye’nin, 2006 yılında yaptığı indirim sonrasında %20 oranıyla AB ortalamasının altında yer aldığını gösteriyor. Araştırma ayrıca son 10 yılda kurumlar vergisi oranını %44’ten %20’ye düşüren Türkiye’nin, “kurumlar vergisi oranı en hızlı düşen ülke” olduğuna işaret ediyor. Katma değer vergisi olarak da bilinen mal ve hizmet vergisi oranı ortalamaları OECD’de %17,7, Avrupa ülkelerindeki ortalama %19,5 olurken Türkiye %18 ile OECD ülkeleri ortalamasına çok yakın seyrediyor. Uzmanlar, vergi adaletinin sağlanması için toplam vergi gelirleri içinde, gelir ve kazanç üzerinden alınan dolaysız vergilerin payının artırılması gerektiğini belirtiyor. 

Tavsiye Et
Avrupa’da GSMH’den en düşük payı Türk kamu çalışanı alıyor
KESK tarafından Eurostat (AB Hükümet Bütçesi İstatistikleri), 2006 yılı Bütçe Gerçekleşmeleri, 2007 yılı Bütçe Kanunu, 2008 Bütçe Tasarısı verileri kullanılarak yapılan araştırmada Türkiye’nin, AB ülkeleri ile karşılaştırıldığında GSMH’den kamu çalışanına en az pay ayıran ülke olduğu belirtildi. Araştırma, AB’ye üye 27 ülkede kamu çalışanlarının GSMH’den aldığı payın 2006 yılı için %10,67 iken, Türkiye’de bu oranın %6,55 olarak gerçekleştiğine dikkat çekiyor. Öte yandan, 2008 yılı programında Maliye Bakanlığı, TÜİK, DPT, KESK ve TİSK verilerinden yapılan hesaplama, kamuda çalışan bir işçinin eline geçen net ücretin reel olarak 1994 yılına göre %8,6 oranında gerilerken, çalışanın eline geçen ücretle birlikte devletin prim ve vergi yükünden oluşan işgücünün reel maliyetinin %11,5 oranında arttığına işaret ediyor. Bu durum nedeniyle, devletin büyük kazanç sağladığı iddiaları da dile getiriliyor. Hal böyleyken, IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni’nin, memurlara yönelik harcamalardaki artışın kontrol altına alınmasını istemesi kamu çalışanlarının tepkisini çekti.

Tavsiye Et
Enflasyon 2008’de azalacak
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun açıkladığı Tüketici Fiyatları Endeksi’nde Ekim ayı enflasyonu %1,81 ile son 17 ayın en yüksek düzeyine çıkarken, yıllık enflasyon artışı %7,7 oldu. Uzmanlar, enflasyonun beklentilerin oldukça üzerinde çıktığını belirterek artışta gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarının etkili olduğunu ifade ediyorlar. Eylül ve Ekim aylarında uluslararası piyasalarda petrol fiyatlarının hızlı yükselişi, YTL’nin güçlü konumunu sürdürmesi nedeniyle yurtiçi akaryakıt fiyatlarına yansımazken; Merkez Bankası, İstanbul’da Kasım ayı başında yürürlüğe giren yeni su tarifeleri ile akaryakıt ürünlerinden alınan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) tutarlarındaki artışların, Kasım ayı enflasyonunu olumsuz yönde etkileyeceğini bildirdi. Öte yandan IMF tarafından yayımlanan bir raporda, Türkiye’de enflasyonun bu yıl %8,2 olarak gerçekleşeceği ve bu oranın 2008’de %4,6’ya gerileyeceği tahminine yer verilirken, böylece Türkiye’nin, enflasyon oranının %6 olması beklenen Avrupa’daki yükselen piyasa ekonomilerinin ortalamasından daha düşük bir enflasyon düzeyine ulaşacağı ifade edildi.

Tavsiye Et
Türkiye rekabet gücünü artırdı
Türkiye son yıllarda ekonomide göstermiş olduğu performans ile oluşan istikrarın etkisiyle küresel ligde yükselmeye başladı. Dünya Ekonomik Forumu’nun 131 ülkeyi kapsayan 2007-2008 Küresel Rekabet Endeksi’ne göre yapılan sıralamada Türkiye, geçen yıla göre 5 basamak yükselerek 53. oldu. Rekabet gücünün artmasında Türkiye’nin büyük bir pazar olması ve bu pazardaki ürün çeşitliliğinin ekonominin ilerleyeceğine işaret etmesinin etkili olduğu belirtildi. Küresel rekabet sıralamasında rekabet gücü en yüksek ülke ABD olurken, yabancı yatırım çekme yarışında Türkiye ile rekabet eden başlıca gelişen piyasa ülkeleri arasında Çin 34., Hindistan 48., Rusya 58., Brezilya ise 72. sırada yer aldı. Geçtiğimiz yılın sıralamasında da bir önceki yıla göre 12 basamak birden ilerlemiş olan Türkiye’nin, son iki yılda toplam 17 ülkenin önüne geçmiş olması dikkat çekiyor.

Tavsiye Et
İş dünyasına e-devlet hizmetinde Türkiye Avrupa’nın önünde
AB Komisyonu Bilgi Toplumu ve Medya Direktörlüğü tarafından Capgemini araştırma kuruluşuna online kamu hizmetleri ile ilgili olarak hazırlatılan rapora ilk kez dâhil edilen Türkiye’nin, özellikle iş dünyasına internet üzerinden sunduğu kamu hizmetlerinde AB ortalamasından daha iyi düzeyde olduğu vurgulandı. Çalışmaya Türkiye’nin yanı sıra, AB’nin 27 ülkesi ile Norveç, İzlanda, İsveç de dâhil edildi. Raporda Türkiye’nin, işveren için sosyal yükümlülükler, vergi ve KDV beyannameleri ile gümrük beyannamesi hizmetlerinin internet üzerinden yerine getirilmesi konusunda AB ortalamasının üstünde olduğu ancak yeni şirket tescilinin online olarak yapılmasında AB ortalamasının altında yer aldığı belirtildi.

Tavsiye Et
Türkiye’nin tasarruf oranı artıyor
Türkiye ekonomisinin tüketim artışına dayalı büyüme sürecinde azalan yurtiçi tasarruf oranı 2007 yılında yeniden artışa geçti. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)’nın ekonominin genel dengesine ilişkin verilerine dayanarak yaptığı hesaplamaya göre, 2006 yılında %16’ya kadar düşen yurtiçi tasarrufların GSMH’ye oranının bu yıl %17,3 olacağı tahmin edilirken, bu oranın 2008’de de artışını sürdürerek %17,6’ya çıkması öngörülüyor. 2007 yılında 544,5 milyar YTL’ye ulaşması beklenen özel kesimin harcanabilir geliri içerisinde tasarrufların 92,2 milyar YTL olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Diğer bir ifadeyle, 2006 yılında özel kesim, harcanabilir her 100 YTL’lik gelirinin yaklaşık 88 YTL’sini harcayıp 12 YTL’sini tasarruf ederken, bu yıl harcamalarını 83 YTL’ye düşürerek tasarruf ettiği kısmı 17 YTL’ye yükseltecek.

Tavsiye Et