Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (July 2007) > Dünya Siyaset > ABD ile Rusya arasında yeni Soğuk Savaş oyunları
Dünya Siyaset
ABD ile Rusya arasında yeni Soğuk Savaş oyunları
Vügar İmanbeyli
ABD ile Rus­ya ara­sın­da za­man za­man baş gös­te­ren ger­gin­lik­le­rin, 6-8 Ha­zi­ran ta­rih­le­rin­de Al­man­ya’nın He­ili­gen­damm ken­tin­de dü­zen­le­nen G-8 (Gro­up of 8) Zir­ve­si sü­re­cin­de üst dü­ze­ye çık­tı­ğı göz­lem­len­di. Bu­nun baş­lı­ca ne­de­ni, iki ül­ke ara­sın­da So­ğuk Sa­vaş gün­le­ri­ni ha­tır­la­tan cid­di bir gü­ven­lik so­ru­nu­nun ya­şa­nı­yor ol­ma­sıy­dı. So­run ise, ABD’nin Ocak ayın­da res­men gün­de­me ge­tir­di­ği şek­liy­le, Po­lon­ya’da bir fü­ze sa­vun­ma sis­te­mi ve Çek Cum­hu­ri­ye­ti’nde bu fü­ze­le­rin ha­re­ke­ti­ni göz­lem­le­ye­cek bir ra­dar is­tas­yo­nu kur­ma­yı plan­la­ma­sı ve Rus­ya’nın da ken­di gü­ven­li­ği­ne teh­dit teş­kil ede­ce­ği ge­rek­çe­siy­le bu plan­la­ra şid­det­le kar­şı çık­ma­sıy­dı. Bu tar­tış­ma­lar son dö­nem­de o ka­dar şid­det­len­me­ye baş­la­dı ki, gün­de­min­de ol­ma­ma­sı­na rağ­men fü­ze kal­ka­nı me­se­le­si He­ili­gen­damm Zir­ve­si’ne de dam­ga­sı­nı vur­du. Gün­de­mi­ni kü­re­sel ısın­ma ve eko­no­mik so­run­lar ola­rak be­lir­le­yen G-8’le­rin 2007 bu­luş­ma­sı, ko­nuy­la il­gi­li açık­la­ma­la­rın göl­ge­sin­de kal­dı.
Bu ger­gin­li­ğin mü­da­hil ta­raf­lar­ca bir­bi­ri­ne zıt şe­kil­ler­de al­gı­lan­ma­sı, ko­nu­nun ma­hi­ye­ti­ni an­la­ma­yı zor­laş­tı­rı­yor ve mev­cut du­ru­mu çet­re­fil­leş­ti­ri­yor. Bu sü­reç­te Ba­tı ba­sı­nı­nın ek­se­ri­ye­ti, me­se­le­yi çe­şit­li yön­le­riy­le tar­tış­mak ye­ri­ne So­ğuk Sa­vaş’a öz­gü Ru­so­fo­bik sa­ik­ler­le Rus­ya’yı suç­la­ma­ya gi­ri­şir­ken, Rus ba­sı­nın­da ise as­ke­rî uz­man­la­rın ana­liz­le­ri ön pla­na çı­kı­yor.
Ame­ri­ka­lı­lar, ku­ru­la­cak olan fü­ze kal­ka­nı ile ra­da­rın, İran ve Ku­zey Ko­re’den ge­le­bi­le­cek nük­le­er baş­lık­lı fü­ze­le­re kar­şı Av­ru­pa’yı ko­ru­yu­cu ön­lem­ler ol­du­ğu­nu vur­gu­lu­yor­lar. Bu nok­ta­da, İran fü­ze­le­ri­nin 1500 km ci­va­rın­da bir men­zi­li bu­lun­du­ğu, Av­ru­pa’ya ula­şıl­ma­sı için tak­ri­ben 4500 km men­zil­li fü­ze­le­rin ge­rek­ti­ği göz­den ka­çı­rıl­ma­ma­lı. Bir­çok uz­ma­na gö­re bu tür fü­ze­le­ri üret­mek için hem çok ge­liş­kin bir eko­no­mi hem de uzun bir sü­re ge­re­ki­yor. Ku­zey Ko­re’nin Rus­ya üze­rin­den Av­ru­pa’ya sal­dır­ma­sı fik­ri ise pek inan­dı­rı­cı gö­zük­mü­yor; çün­kü bu dev­let­le­rin Av­ru­pa ül­ke­le­rin­den zi­ya­de ABD ile so­run ya­şa­dık­la­rı bi­li­ni­yor.
Do­ğu Av­ru­pa ül­ke­le­rin­de ise, söz ko­nu­su plan­lar da­ha fark­lı al­gı­la­nı­yor. Var­şo­va Do­ğu Araş­tır­ma­la­rı Mer­ke­zi Di­rek­tö­rü Ja­cek Cic­hoc­ki, esa­sen Po­lon­ya’nın Rus­ya kar­şı­sın­da sa­vun­ma­sız kal­dı­ğı­nı, bu bağ­lam­da sı­nır böl­ge­le­rin­de ko­nuş­lan­dı­rıl­mış SS-21 fü­ze­le­ri­ne kar­şı ül­ke­si­nin Pat­ri­ot tip­li fü­ze­sa­var­lar edin­me­si ge­rek­ti­ği­ni ifa­de edi­yor. Bu ifa­de­ler­den, fü­ze kal­ka­nı pro­je­si­nin Po­lon­ya’da, Rus­ya’nın si­lah cep­ha­ne­li­ği­ne kar­şı bir gi­ri­şim ola­rak al­gı­lan­dı­ğı ra­hat­lık­la an­la­şı­la­bi­li­r.
Rus­ya Dev­let Baş­ka­nı Vla­di­mir Pu­tin ise, sü­re­cin ba­şın­dan be­ri il­gi­li plan­la­rın as­lın­da ken­di ül­ke­si­ne yö­ne­lik ol­du­ğun­da di­re­ti­yor. Şu­bat ayın­da Mü­nih Gü­ven­lik Kon­fe­ran­sı’nda yap­tı­ğı ko­nuş­ma­da ve He­ili­gen­damm Zir­ve­si ön­ce­sin­de G-8 ül­ke­le­rin­den ga­ze­te­ci­ler­le yap­tı­ğı gö­rüş­me­ler­de Pu­tin, Do­ğu Av­ru­pa’da sö­zü edi­len fü­ze sa­vun­ma sis­te­mi­nin ku­rul­ma­sı du­ru­mun­da Rus­ya ve ABD ara­sın­da­ki stra­te­jik den­ge­nin bo­zu­la­ca­ğı­nı, ta­raf­lar­dan sa­de­ce bi­ri­nin ken­di­si­ni gü­ven­de his­set­me­si du­ru­mun­da sal­dır­gan dav­ra­nış­la­ra mey­le­de­ce­ği­ni söy­le­mek su­re­tiy­le kü­re­sel ve böl­ge­sel is­tik­ra­rın cid­di za­rar gö­re­ce­ği me­sa­jı­nı ver­miş­ti.
Rus­ya Gor­ba­çov ve ar­dın­dan Yelt­sin dö­ne­min­de Ba­tı ile ya­kın­laş­ma po­li­ti­ka­la­rı iz­le­miş­ti. An­cak 1991 son­ra­sın­da NA­TO’nun ye­ni üye­ler­le Rus­ya hu­dut­la­rı­na doğ­ru ge­niş­le­me­si, Av­ru­pa’da kuv­vet­ler den­ge­si­ni ko­ru­yan Av­ru­pa Kon­van­si­yo­nel Kuv­vet­ler Ant­laş­ma­sı’nın Ba­tı­lı dev­let­ler­ce onay­lan­ma­ma­sı, ABD’nin Ro­man­ya ve Bul­ga­ris­tan’da eği­tim amaç­lı ol­du­ğu söy­le­nen as­ke­rî üs­ler kur­ma gi­ri­şim­le­ri ve son ola­rak da ra­dar ve fü­ze sa­vun­ma sis­te­mi pro­je­le­ri­nin gün­de­me gel­me­si­nin Rus­ya­lı yö­ne­ti­ci­le­ri bir teh­dit­ler yu­ma­ğı al­tın­da bu­lun­duk­la­rı­na ik­na et­ti­ği söy­le­ne­bi­lir.
Rus as­ke­rî ana­liz­ci­ler söz ko­nu­su pro­je­le­rin sa­vun­ma­cı de­ğil, ak­si­ne sal­dır­gan bir ni­te­lik ta­şı­dı­ğı­nı ve ABD ile Rus­ya ara­sın­da­ki nük­le­er den­ge­yi bi­rin­ci­nin le­hi­ne de­ğiş­ti­re­ce­ği­ni öne sü­rü­yor­lar. Emek­li Al­bay M. Vol­jens­ki, 1990’dan son­ra ya­şa­nan fe­la­ket­le­re rağ­men Rus­ya’nın ABD’yi ya­rım sa­at için­de yok ede­bi­le­cek dü­zey­de nük­le­er si­lah ka­pa­si­te­si­ni hâ­lâ ko­ru­yor ol­ma­sı­nın Ame­ri­ka­lı­lar­ca haz­me­di­le­me­di­ği­ni; son dö­nem­de ge­liş­ti­ri­len Ame­ri­kan as­ke­rî dok­trin­le­ri çer­çe­ve­sin­de, mev­zu­ba­his fü­ze sa­vun­ma pro­je­si­nin ger­çek­te Rus­ya’ya kar­şı “ön­le­yi­ci vu­ruş”u da dı­şa­rı­da bı­rak­ma­yan da­ha bü­yük bir sis­te­min par­ça­sı ol­du­ğu­nu id­di­a edi­yor. Emek­li Tüm­ge­ne­ral V. Dvor­kin’e gö­re ise, Ame­ri­kan fü­ze sa­vun­ma sis­tem­le­ri ya­kın de­ğil, or­ta va­de­de Rus­ya için bir teh­di­de dö­nü­şe­bi­lir; o za­man zar­fın­da ABD uzay­da la­zer­li si­lah­la­rı da kul­lan­ma­ya baş­la­ya­ca­ğı için nük­le­er den­ge kes­kin bir su­ret­te de­ği­şe­cek­tir.
Bu sü­re­cin ini­si­ya­tif­çi­si ol­ma­dık­la­rı­nı be­lir­ten Pu­tin ce­va­bî adım­lar at­mak zo­run­da ka­la­cak­la­rı­nı ıs­rar­la tek­rar­lı­yor. Bu bağ­lam­da, As­ke­rî İlim­ler Aka­de­mi­si pro­fe­sö­rü V. Ko­ziu­lin, Rus­ya’nın ye­ni üret­ti­ği To­pol ve İs­kan­der adı ve­ri­len mo­bil fü­ze komp­leks­le­ri ile tep­ki­si­ni or­ta­ya koy­mak­tan ge­ri kal­ma­ya­ca­ğı­nı, zi­ra söz ko­nu­su Ame­ri­kan gi­ri­şim­le­ri­nin ge­rek kı­ta­sal ge­rek­se kü­re­sel dü­zey­de olu­şan stra­te­jik nük­le­er den­ge­yi yok ede­ce­ği şek­lin­de al­gı­lan­dı­ğı­nı be­lir­ti­yor. Ni­te­kim SSCB’nin So­ğuk Sa­vaş dö­ne­min­de ya­şa­nan si­lah­lan­ma ya­rı­şın­da­ki fe­ci tec­rü­be­si­ni iyi kav­ra­yan Rus­ya’nın ka­rar ve­ri­ci­le­ri, ABD’ye kar­şı si­met­rik gi­ri­şim­ler­de bu­lun­mak ye­ri­ne, fü­ze sa­vun­ma sis­tem­le­ri­ni et­ki­siz kı­la­cak fü­ze­ler ge­liş­tir­me­ye yö­ne­li­yor­lar ki; bu da Pu­tin’in ifa­de­si ile asi­met­rik bir ce­va­ba denk dü­şü­yor.
Bu kriz­de Rus­ya, Av­ro-At­lan­tik düz­le­min­de­ki çe­liş­ki­le­ri ve Av­ru­pa-içi den­ge­le­ri ma­ni­pü­le et­me­yi de ih­mal et­mi­yor. Pu­tin, ABD’nin gi­ri­şim­le­ri­nin Av­ru­pa­lı dev­let­le­rin gö­rü­şü alın­ma­dan, hat­ta NA­TO nez­din­de tar­tı­şıl­ma­dan baş­la­tıl­dı­ğı­nı vur­gu­lu­yor. ABD’nin sa­dık müt­te­fi­ki İn­gil­te­re’nin ak­si­ne Fran­sa ve Al­man­ya li­der­le­ri bu ye­ni pro­je­le­rin kı­ta­da­ki ger­gin­li­ği ar­tı­ra­ca­ğı gö­rü­şün­de­ler. Be­yaz Sa­ray’ın müt­te­fik­le­ri­ne da­nış­ma­dan at­tı­ğı tek ta­raf­lı adım­la­rın, stra­te­jik iş­bir­li­ği po­tan­si­ye­li­ni ve kar­şı­lık­lı gü­ve­ni önem­li öl­çü­de sek­te­ye uğ­rat­tı­ğı açık­tır. Önü­müz­de­ki sü­reç­te So­ğuk Sa­vaş son­ra­sı dö­ne­min en önem­li gü­ven­lik va­ka­sı ile kar­şı kar­şı­ya ka­lan Av­ru­pa’da söz ko­nu­su tar­tış­ma­la­rın şid­det­le­ne­ce­ği bek­le­ne­bi­lir.
Bu ara­da, G-8 Zir­ve­si’nde Pu­tin’in ile­ri sür­dü­ğü bir­ta­kım so­mut çö­züm öne­ri­le­ri, Azer­bay­can’ın Ge­be­le şeh­ri ya­kın­la­rın­da bu­lu­nan ve Rus­ya’nın 2012 se­ne­si­ne dek ki­ra­la­dı­ğı kı­ta­sal ra­dar is­tas­yo­nu­nun ve­ri­le­rin­den on-li­ne ola­rak bir­lik­te fay­da­la­nıl­ma­sı, fü­ze kar­şı­tı sis­tem­le­rin Av­ru­pa ye­ri­ne ör­ne­ğin Tür­ki­ye, Irak gi­bi gü­ney­de­ki ül­ke­le­re yer­leş­ti­ril­me­si ve fü­ze sa­vun­ma pro­je­le­ri­nin pek çok ül­ke­nin or­tak ka­tı­lı­mı ile ger­çek­leş­ti­ril­me­si gi­bi hu­sus­la­rı içe­ri­yor­du.
Pu­tin’in bu çı­kı­şı­nı mü­kem­mel bir ma­nev­ra ola­rak ni­te­len­di­ren es­ki Baş­ba­kan E. Pri­ma­kov’a gö­re, söz ko­nu­su tek­lif­le­ri ABD’nin cid­di­yet­le ele al­ma­sı ge­re­ki­yor. Ak­si hal­de, si­lah­lan­ma ya­rı­şı­nın ye­ni­den ama de­ği­şik şe­kil­ler­de baş­la­ya­ca­ğı, yer­kü­re­­nin da­ha da gü­ven­siz ve is­tik­rar­sız ha­le ge­le­ce­ği tah­min edi­le­bi­lir. ABD’nin kü­re­sel he­ge­mon­ya ar­zu­la­rı or­ta­day­ken, Tem­muz baş­la­rın­da ya­pı­la­cak Bush-Pu­tin gö­rüş­me­sin­den de faz­la bir şey bek­len­me­me­li.

Paylaş Tavsiye Et
Dünya Siyaset
DİĞER YAZILAR