Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (April 2007) > Dosya > Nükleer güç olmak ya da olmamak
Dosya
Nükleer güç olmak ya da olmamak
Hakkı Uygur
İRAN’IN nük­le­er fa­ali­yet­le­ri ve ko­nu­nun BM Gü­ven­lik Kon­se­yi’nde­ki du­ru­mu med­ya or­gan­la­rı­nın gün­de­min­de giderek daha fazla yer al­ma­ya baş­la­dı ve bü­yük ola­sı­lık­la bu sa­tır­la­rın okun­du­ğu sı­ra­da, Gü­ven­lik Kon­se­yi dai­mi üye­le­ri ve Al­man­ya’dan mü­te­şek­kil “5+1 ül­ke­le­ri” İran aley­hin­de ye­ni ve il­kin­den da­ha kap­sam­lı bir yap­tı­rım ka­ra­rı­nı ka­bul et­miş ola­cak­lar. Bir­çok kim­se bu du­ru­mu ABD’nin kit­le im­ha si­lah­la­rı ol­du­ğu ba­ha­ne­siy­le Irak’ı iş­gal et­me­sin­den ön­ce­ki sü­re­ce ben­zet­se de du­rum gö­rün­dü­ğün­den da­ha kar­ma­şık.
İran’ın nük­le­er fa­ali­yet­le­ri 1970’li yıl­la­rın baş­la­rı­na, Ba­tı­lı bir göz­lem­ci­nin “uçan ya da ateş eden ne var­sa al­ma­ya ça­lı­şı­yor” şek­lin­de bah­set­ti­ği Şah’ın ih­ti­şam­lı an­tik Pers İm­pa­ra­tor­lu­ğu’nu can­lan­dır­ma rü­ya­la­rı gör­dü­ğü dö­ne­me ka­dar uza­nı­yor. İs­lam Dev­ri­mi ger­çek­leş­me­miş ol­say­dı İran, muh­te­me­len 1980’li yıl­la­rın so­nu­na ka­dar nük­le­er si­lah­la­ra ka­vuş­muş ola­cak­tı. An­cak dev­ri­min he­men son­ra­sın­da İran-Ba­tı iliş­ki­le­ri­nin bo­zul­ma­sıy­la İran’ın nük­le­er pro­je­si de dur­du­rul­du ve ba­şa dö­nül­me­si için sa­va­şın bit­me­si ve Hu­mey­ni’nin öl­me­si ge­rek­ti.
İran’ın sü­rek­li ola­rak nük­le­er dos­ya­sı­nın şef­faf ol­du­ğu­nu ile­ri sür­me­si­ne rağ­men özel­lik­le beş yıl ön­ce­si­ne ka­dar ku­ru­cu üye­si ol­du­ğu Ulus­la­ra­ra­sı Atom Ener­ji­si Ajan­sı ile faz­la iş­bir­li­ği yap­ma­ma­sı ve ba­zı adım­la­rı­nı giz­le­me­si özel­lik­le Ba­tı’da fa­ali­yet­le­ri­nin içe­ri­ği hak­kın­da kuş­ku­lar oluş­tur­du. ABD’nin bas­kı­sıy­la Ajans’ın son yıl­lar­da ger­çek­leş­tir­di­ği kap­sam­lı de­ne­tim­ler so­nu­cun­da İran’ın nük­le­er tek­no­lo­ji­de bü­yük me­sa­fe­ler kat et­ti­ği, an­cak ça­lış­ma­la­rı­nın as­ke­rî bo­yu­tu­nun bu­lun­ma­dı­ğı or­ta­ya çık­tı. Bu­na rağ­men ABD’nin ıs­rar­la­rı so­nu­cu Ajans, İran’la il­gi­li her ra­po­run­da “Fa­ali­yet­le­rin as­ke­rî ol­du­ğu­na yö­ne­lik ka­nıt bu­lu­na­ma­mak­la bir­lik­te bu yön­de­ki şüp­he­ler tam ola­rak or­ta­dan kalk­ma­mış­tır” di­ye­rek ade­ta ni­yet oku­yu­cu­lu­ğu­na kal­kış­tı.
İran’ın te­mel ar­gü­ma­nı; Nük­le­er Si­lah­la­rın Ya­yıl­ma­sı­nı Ön­le­me An­laş­ma­sı (NPT)’nı im­za­la­mış bir ül­ke ola­rak her tür­lü ba­rış­çıl nük­le­er fa­ali­yet­te bu­lun­ma hak­kı­nın ol­du­ğu ve İs­ra­il ve Pa­kis­tan gi­bi bu an­laş­ma­ya im­za at­ma­mış ül­ke­le­rin as­ke­rî amaç­lı nük­le­er fa­ali­yet­le­ri­ne da­hi iti­raz et­me­yen Ba­tı­lı ül­ke­le­rin İran’ın si­vil nük­le­er fa­ali­yet­le­ri­ne yö­ne­lik iti­raz­la­rı­nın ta­ma­men si­ya­si mak­sat­la ger­çek­leş­ti­ği şek­lin­de. İran, dün­ya­nın en bü­yük hid­ro­kar­bon ya­tak­la­rı üze­rin­de bu­lun­du­ğu öne sü­rü­le­rek nük­le­er ener­ji­ye ih­ti­yaç duy­ma­dı­ğı yö­nün­de ya­pı­lan eleş­ti­ri­le­re Rus­ya ve İn­gil­te­re gi­bi ben­zer ül­ke­le­ri ör­nek gös­te­re­rek ce­vap ve­ri­yor; üs­te­lik ener­ji­nin son de­re­ce stra­te­jik bir önem ka­zan­dı­ğı gü­nü­müz­de da­ha de­ğer­li fo­sil­sel kay­nak­la­rı iç tü­ke­tim­de kul­lan­mak ye­ri­ne ih­raç et­mek is­te­di­ği­ni söy­lü­yor. Ger­çek­ten de İran dün­ya­da en çok ener­ji tü­ke­ten ül­ke­ler­den bi­ri­si ve tü­ke­tim alış­kan­lık­la­rı­nın bu şe­kil­de sür­me­si du­ru­mun­da yak­la­şık 25 yıl için­de ih­raç ede­cek pet­ro­lü­nün kal­ma­ya­ca­ğı he­sap­la­nı­yor.
İşin ener­ji ve eko­no­mi bo­yu­tu ne ka­dar önem­li olur­sa ol­sun as­lın­da İran -çok da hak­sız ol­ma­ya­rak- nük­le­er tek­no­lo­ji­nin, sa­vaş­la ve dü­şük yo­ğun­luk­lu ça­tış­ma­lar­la ge­çir­di­ği yir­mi se­kiz yıl­lık ge­ri­li­me son ve­re­ce­ği­ni ya da mev­cu­di­ye­ti­ne yö­ne­lik teh­dit­le­ri önem­li öl­çü­de azal­ta­ca­ğı­nı dü­şü­nü­yor. İran, Irak ile se­kiz yıl sü­ren sa­va­şı­nın bit­me­si­nin ar­dın­dan dai­ma ABD ve İs­ra­il’in as­ke­rî teh­dit­le­ri­ne ma­ruz kal­dı. İs­tis­na­sız her yıl Ba­tı med­ya­sın­da ve ta­bii yer­li(!) çe­vi­ri or­gan­la­rın­da “ba­har ay­la­rın­da İran’a kar­şı bir ope­ras­yon ya­pı­la­ca­ğı, pla­nın ay­rın­tı­la­rı­nın ha­zır­lan­dı­ğı, ope­ras­yo­na ka­tı­la­cak uçak­la­rın Ne­va­da çöl­le­rin­de ya da İs­ra­il’de tat­bi­kat yap­tık­la­rı” şek­lin­de ha­ber­ler gün­de­me gel­mek­te­dir ki bu ül­ke­yi ta­nı­yan­lar halk ara­sın­da bu söz­de sal­dı­rı ile il­gi­li ne ka­dar ge­niş bir fık­ra li­te­ra­tü­rü bu­lun­du­ğu­nu bi­lir­ler.
Bu dö­nem için­de bü­yük bir ça­tış­ma ya­şan­ma­ma­sı­na rağ­men İran, söz ko­nu­su ge­ri­li­min eko­no­mik ve psi­ko­lo­jik ola­rak ken­di­si­ni ne ka­dar yıp­rat­tı­ğı­nın far­kın­da ve te­mel ide­olo­jik söy­lem­le­rin­den ta­viz ver­me­den ka­lı­cı gü­ven­li­ği el­de et­me­nin tek yo­lu ola­rak nük­le­er si­lah tek­no­lo­ji­si­ni gö­rü­yor. Bu nok­ta­da Ba­tı­lı­lar için te­mel so­run as­ke­rî ve si­vil nük­le­er fa­ali­yet­ler ara­sın­da­ki çiz­gi­nin çok in­ce ol­ma­sı; ni­te­kim nük­le­er si­la­ha sa­hip ol­ma­yan Ja­pon­ya, Ku­zey Ko­re’nin nük­le­er de­ne­me­si­nin ar­dın­dan is­te­di­ği tak­dir­de bir gün için­de nük­le­er bom­ba ya­pa­bi­le­ce­ği­ni açık­la­mış­tı ki ay­nı du­rum Al­man­ya için de söz ko­nu­su.
İran’ın gü­ven­lik ek­sen­li bu dü­şün­ce­si ken­di açı­sın­dan ne ka­dar do­ğal­sa ABD açı­sın­dan o ka­dar ka­bul edi­le­mez bir du­ru­ma işa­ret edi­yor. Or­ta­do­ğu’da­ki te­mel stra­te­ji­si­ni İs­ra­il’i ko­ru­mak ve güç­len­dir­mek üze­ri­ne kur­muş bir ABD ile -en azın­dan res­mî söy­lem dü­ze­yin­de- İs­ra­il’i ya­ban­cı­lar ta­ra­fın­dan böl­ge­ye yer­leş­ti­ril­miş bir ur ola­rak ni­te­le­yen İran ara­sın­da na­sıl bir uz­laş­ma sağ­la­na­bi­le­ce­ği ise me­rak ko­nu­su. Bu an­laş­maz­lık o ka­dar şid­det­li ki Irak’ın ABD eliy­le Şi­i­le­re ade­ta he­di­ye edil­me­si bi­le ara­da­ki ge­ri­li­mi azal­ta­bil­miş de­ğil. ABD ve İs­ra­il nük­le­er tek­no­lo­ji­ye sa­hip bir İran’ı kor­kut­ma­nın çok ko­lay ol­ma­ya­ca­ğı­nı, di­ğer yan­dan İran’ın dev­ri­min et­ki­si­ni ve İs­lam­cı ref­leks­le­ri­ni üze­rin­den atıp ulus-dev­let çı­kar­la­rıy­la tat­min edi­le­bi­lir ha­le gel­me­si için uzun bir sü­re­ye ih­ti­yaç ol­du­ğu­nu dü­şü­nü­yor­lar. Oy­sa yir­mi bi­rin­ci yüz­yıl­da oy­na­na­cak “bü­yük oyun” için kart­la­rın ye­ni­den da­ğı­tıl­dı­ğı bu dö­nem­de İran’ın han­gi ta­raf­ta yer ala­ca­ğı ya da han­gi gü­ce sa­hip ola­ca­ğı bü­tün kü­re­sel güç­ler için bü­yük bir önem ta­şı­yor.
İran nük­le­er güç el­de et­me­nin, ABD ve İs­ra­il’e kar­şı bir cay­dı­rı­cı­lık un­su­ru ol­ma­sı­nın ya­nı sı­ra böl­ge­de ve İs­lam dün­ya­sın­da ken­di­si­ne ne ka­dar bü­yük bir iti­bar ka­zan­dı­ra­ca­ğı­nın da far­kın­da ve bu şe­kil­de “bi­rin­ci sı­nıf ül­ke­ler” ara­sı­na gi­re­ce­ği­ni dü­şü­nü­yor. Ni­te­kim Cum­hur­baş­ka­nı Ah­me­di­ne­jad’ın bir ko­nuş­ma­sın­da nük­le­er ener­ji­nin ül­ke­yi el­li yıl ile­ri­ye ta­şı­ya­ca­ğı­nı, do­la­yı­sıy­la bu tek­no­lo­ji­yi el­de et­mek için ül­ke­de­ki bü­tün ça­lış­ma­la­rın on yıl bo­yun­ca dur­du­rul­ma­sı­nı bi­le ka­bul ede­bi­le­cek­le­ri­ni açık­la­ma­sı, İran’ın as­ke­rî bir sal­dı­rı­yı da­hi gö­ze al­dı­ğı yo­rum­la­rı­na ne­den ol­du. Bu­ra­da ye­ri gel­miş­ken son gün­ler­de sık­ça gün­de­me ge­ti­ri­len İran’a yö­ne­lik sı­nır­lı bir ha­va sal­dı­rı­sı­nın ABD açı­sın­dan is­te­ni­len so­nu­cu ver­mek­ten uzak ol­du­ğu­nu ve yal­nız­ca açık bir şe­kil­de nük­le­er si­lah el­de et­me yo­lun­da İran’ın eli­ni güç­len­di­re­ce­ği­ni söy­le­ye­bi­li­riz. Ni­te­kim yak­la­şık üç yıl ka­dar ön­ce İran es­ki Ulu­sal Gü­ven­lik Yük­sek Kon­se­yi Ge­nel Sek­re­te­ri Ha­san Ru­ha­ni, bir sal­dı­rı­ya uğ­ra­ma­la­rı du­ru­mun­da Ajans’tan çı­ka­cak­la­rı­nı, bü­tün nük­le­er te­sis­le­ri ye­ral­tın­da­ki ko­ru­nak­lı as­ke­rî sı­ğı­nak­la­ra ta­şı­ya­cak­la­rı­nı ve nük­le­er si­lah el­de et­me­me yö­nün­de­ki ka­rar­la­rı­nı göz­den ge­çi­re­cek­le­ri­ni söy­le­mek­ten çe­kin­me­miş­ti ki ay­nı ifa­de­ler Ah­me­di­ne­jad ta­ra­fın­dan da tek­rar edil­di. Uran­yum zen­gin­leş­tir­me fa­ali­yet­le­rin­de kul­la­nı­lan san­tri­füj­le­rin bir va­ril bü­yük­lü­ğün­de ol­du­ğu dü­şü­nü­lür­se bu ta­şı­ma iş­le­mi­nin faz­la zor ol­ma­ya­ca­ğı an­la­şı­lır. İran’ın nük­le­er sen­fo­ni­ler ha­zır­la­ma­sı ve bu ay pi­ya­sa­ya çı­kan beş bin tü­men­lik bank­not­la­rın üze­rin­de nük­le­er sem­bol­le­rin yer al­ma­sı yö­ne­ti­ci­le­rin bu işi ne ka­dar cid­di­ye al­dı­ğı­nı gös­te­ri­yor ki bu ge­liş­me­ler ge­ri adım at­ma­yı da git­tik­çe da­ha zor ha­le ge­ti­ri­yor. İşin baş­ka bir bo­yu­tu da­ha var ki 1979’da İran’da Dev­rim Ana­ya­sa­sı’nın %98’lik bir oy ora­nıy­la onay­lan­ma­sın­dan bu ya­na ilk kez bu ka­dar ge­niş halk ke­sim­le­ri bir dev­let po­li­ti­ka­sı­nı bu öl­çü­de des­tek­li­yor. Şah yan­lı­la­rın­dan li­be­ral Ba­tı­cı ay­dın­la­ra ka­dar bir­çok ke­sim için nük­le­er ener­ji ko­nu­sun­da Ba­tı’nın çif­te stan­dart­la­rı­na kar­şı dur­mak ar­tık bir onur me­se­le­si ha­li­ne gel­di. Oy­sa ABD ile olan di­ğer ih­ti­laf ko­nu­la­rın­da (Fi­lis­tin/Lüb­nan-İs­ra­il, in­san hak­la­rı ve­ya kit­le im­ha si­lah­la­rı gi­bi) bu oran çok da­ha dü­şük se­vi­ye­de.
Son ola­rak geç­ti­ği­miz bir­kaç ay için­de ön­ce İran­lı ön­de ge­len nük­le­er uz­man­lar­dan Er­de­şir Hü­seyn­pur’un “gaz ze­hir­len­me­si”n­den do­la­yı Şi­raz’da ça­lış­tı­ğı üni­ver­si­te­ye ait loj­man­da ölü bu­lun­ma­sı, ar­dın­dan Irak’ta­ki İran­lı dip­lo­mat­la­rın Ame­ri­ka­lı­lar ta­ra­fın­dan tu­tuk­lan­ma­sı ve son ola­rak Sa­vun­ma Ba­ka­nı es­ki Yar­dım­cı­sı Ge­ne­ral Ali Rı­za As­ge­ri’nin “ken­di is­te­ğiy­le!” Ba­tı’ya sı­ğın­ma­sı, üs­te­lik bu olay­la­rın İran ba­sı­nın­da ABD’nin as­ker ve bi­lim adam­la­rın­dan olu­şan 20 ki­şi­lik bir he­def lis­te­si ha­zır­la­dı­ğı­na da­ir çı­kan ha­ber­le­rin ya­yım­lan­ma­sı­nın he­men ar­dın­dan ger­çek­leş­me­si, İran ve ABD ara­sın­da­ki nük­le­er so­ğuk sa­va­şın git­tik­çe ısın­ma­ya baş­la­dı­ğı­nın işa­ret­le­ri ola­rak de­ğer­len­di­ri­le­bi­lir.

Paylaş Tavsiye Et