Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Kapak
Batı gözüyle AKP
Ebru Afat
MEM­LE­KET­ÇE ay­lar­dır ya­şa­dı­ğı­mız on­ca ger­gin­lik­ten son­ra, fe­la­ket tel­lal­la­rı­nın kö­tü ke­ha­net­le­ri­ne rağ­men, 22 Tem­muz’da ka­za­sız be­la­sız san­dık ba­şı­na gi­de­bil­dik. Bü­tün o ulu­sal­cı mi­ting­ler­den, cum­hur­baş­kan­lı­ğıse­çi­mi­nin mu­ha­le­fet par­ti­le­ri eliy­le blo­ke edil­me­sin­den, 27 Ni­san e-muh­tı­ra­sın­dan ve Ana­ya­sa Mah­ke­me­si’nin tar­tış­ma­lı 367 ka­ra­rın­dan son­ra ya­pı­lan bu se­çim­ler, AKP’nin za­fe­riy­le so­nuç­lan­dı. Ka­sım 2002 se­çim­le­rin­de %34,28’lik oy ora­nıy­la tek ba­şı­na ik­ti­da­ra ge­len AKP, 22 Tem­muz 2007 se­çim­le­rin­de oy­la­rın %46,66’sı­nı ala­rak Türk si­ya­si ta­ri­hin­de ikin­ci­si ya­şa­nan bir ba­şa­rı­ya im­za at­tı. De­mok­rat Par­ti’nin ik­ti­dar­day­ken gir­di­ği 1954 se­çim­le­rin­den 53 yıl son­ra ilk de­fa bir ik­ti­dar par­ti­si oy ora­nı­nı yük­sel­te­rek se­çim­le­ri ka­zan­dı.
An­cak se­çim­le­rin yaz or­ta­sı­na alın­ma­sı­na yol açan yu­ka­rı­da say­dı­ğı­mız ola­ğa­nüs­tü şart­lar ne­de­niy­le bu so­nuç, AKP’nin beş yıl­lık ic­ra­at­la­rın­dan du­yu­lan mem­nu­ni­yet­ten zi­ya­de de­mok­ra­si­ye ve si­vil si­ya­se­te ya­pı­lan mü­da­ha­le­le­re du­yu­lan tep­ki­nin bir yan­sı­ma­sıy­dı. Tür­ki­ye ye­ri­ne uzay­da ya­şa­dı­ğı­nı iti­raf ede­cek ka­dar hal­kın­dan uzak olan, ül­ke­yi ve dün­ya­yı sa­de­ce ken­di kü­çük ma­hal­le­sin­den iba­ret sa­yan kö­şe ya­zar­la­rı ve ye­nil­gi­ye doy­ma­yan peh­li­van mi­sa­li se­çim kay­bet­me­ye doy­ma­yan mu­ha­le­fet li­der­le­ri dı­şın­da kim­se­yi faz­la şa­şırt­ma­yan bu so­nuç, dün­ya­da da ge­niş yan­kı uyan­dır­dı. PKK ve Ku­zey Irak me­se­le­si ne­de­niy­le Tür­ki­ye ile iliş­ki­le­ri se­çim ön­ce­si iyi­ce ge­ri­len ABD ba­sı­nıy­la Tür­ki­ye’nin AB üye­li­ği­ni en çok des­tek­le­yen Av­ru­pa ül­ke­si olan İn­gil­te­re ba­sı­nı­nın se­çim yo­rum­la­rı ol­duk­ça dik­kat çe­ki­ciy­di.
Ana akım Ame­ri­kan med­ya­sı, 22 Tem­muz’da san­dık­tan çı­kan tab­lo­yu, ılım­lı İs­lam­cı­la­rın sta­tü­ko­cu-la­ik­çi seç­kin­ler kar­şı­sın­da za­fer ka­zan­ma­sı şek­lin­de de­ğer­len­di­ri­yor ve AKP’nin Müs­lü­man kim­li­ği­ne vur­gu ya­pa­rak bu­nun İs­lam dün­ya­sı ve Or­ta­do­ğu için ör­nek teş­kil et­ti­ği­ni di­le ge­ti­ri­yor. Me­se­la New York Ti­mes ga­ze­te­si 24 Tem­muz ta­rih­li ve “Onay­la­nan De­mok­ra­si” baş­lık­lı baş­ya­zı­sın­da, pi­ya­sa yan­lı­sı po­li­ti­ka­lar iz­le­yip eko­no­mi­yi güç­len­di­ren ve AB’ye üye­lik he­de­fi çer­çe­ve­sin­de bir di­zi re­for­ma im­za atan Tür­ki­ye’nin mu­ha­fa­za­kâr Müs­lü­man ik­ti­dar par­ti­si­nin ana seç­men ta­ba­nı­nı inanç­lı Müs­lü­man­la­rın oluş­tur­du­ğu­nu be­lir­ti­yor. AKP’nin za­fe­ri de ge­le­nek­sel as­ke­rî-la­ik ku­rum­la­rın, de­mok­ra­siy­le İs­lam ara­sın­da te­mel bir uyuş­maz­lı­ğın var ol­du­ğu yö­nün­de­ki id­di­ala­rı­nın seç­men­ler ta­ra­fın­dan ke­sin bir bi­çim­de red­de­dil­di­ği­nin gös­ter­ge­si: Ti­mes’e gö­re mu­az­zam za­fer­den son­ra AKP’nin yap­ma­sı ge­re­ken, ge­ne­ral­ler ve si­vil mil­li­yet­çi­le­rin mu­ha­le­fe­ti kar­şı­sın­da sek­te­ye uğ­ra­yan re­form­la­rı can­lan­dır­mak ve ken­di­si­ni la­ik mil­li­yet­çi­li­ğin mu­ha­fı­zı sa­yan as­ke­rî li­der­le­ritah­rik et­me­mek için de dik­kat­li dav­ran­mak ol­ma­lı.
Was­hing­ton Post ga­ze­te­si­nin 27 Tem­muz’da ya­yım­la­nan ve “Tür­ki­ye’de­ki Ye­rin­de Za­fer” baş­lı­ğı­nı ta­şı­yan baş­ya­zı­sın­da ise din­dar, li­be­ral ve Ba­tı yan­lı­sı Baş­ba­kan Er­do­ğan’ın li­der­li­ği­ni yap­tı­ğı ik­ti­dar­da­ki AKP’nin, ka­zan­dı­ğı net za­fer ile sa­de­ce sol­cu ve mil­li­yet­çi mu­ha­lif­le­ri­ne de­ğil, ay­nı za­man­da or­du­ya da ce­vap ver­di­ği öne sü­rü­lü­yor. Post’a gö­re; bir­çok Türk gi­bi ül­ke­nin gi­de­rek bü­yü­yen iç ke­sim­le­rin­den, inanç­lı bir Müs­lü­man olan Er­do­ğan, ik­ti­da­rı bo­yun­ca hü­kü­me­ti İs­la­mi­leş­tir­mek ve­ya la­ik­le­rin hak­la­rı­nı kı­sıt­la­mak yö­nün­de bir adım at­mak şöy­le dur­sun, tam ter­si­ne öz­gür­leş­ti­ri­ci re­form­la­ra gi­riş­ti, eko­no­mik bir pat­la­ma­nın ba­şı­nı çek­ti ve Tür­ki­ye’nin AB üye­li­ği için bas­tır­dı. An­cak Ku­zey Irak’a mü­da­ha­le için bas­tı­ra­cak olan or­du ve ye­ni Mec­lis için­de­ki sert­lik yan­lı­la­rı­nı da diz­gin­le­mek du­ru­mun­da ka­la­cak olan Er­do­ğan’ın işi ko­lay de­ğil: “Türk­ler hâ­lâ da­ha faz­la eko­no­mik re­for­ma, ya­ban­cı ya­tı­rı­ma ve Av­ru­pa’yla en­teg­ras­yo­na ih­ti­yaç du­yu­yor; bun­lar da an­cak li­der­le­ri­nin mil­li­yet­çi ve­ya İs­lam­cı po­li­ti­ka­lar­dan ka­çın­ma­sıy­la ger­çek­le­şe­bi­lir. Er­do­ğan bu zor­lu yol­da iler­le­ye­bi­lir­se, hem ül­ke­si­ne hem de et­ra­fın­da­ki so­run­lu böl­ge­ye fay­da sağ­la­ya­cak­tır.”
İn­gi­liz med­ya­sı ise AKP’nin si­ya­sal İs­lam kö­ke­ni ol­du­ğu­nu ifa­de et­mek­le bir­lik­te, hem Baş­ba­kan Er­do­ğan’ın hem de kad­ro­su­nun ic­ra­at ve söy­lem­le­rin­de­ki re­form­cu ve de­mok­rat yö­ne dik­kat çe­ki­yor. Öy­le ki İn­gi­liz ba­sı­nın sol ka­na­dı­nın tem­sil­ci­si The Gu­ar­di­an, Tür­ki­ye se­çim­le­ri­ni de­ğer­len­di­ren 24 Tem­muz ta­rih­li baş­ya­zı­sı­na, “Mo­dern­leş­me Fer­ma­nı” baş­lı­ğı­nı uy­gun gör­dü. Gu­ar­di­an’a gö­re, Tür­ki­ye’nin re­form­cu baş­ba­ka­nı Tay­yip Er­do­ğan’ın ka­zan­dı­ğı çar­pı­cı za­fer, sa­de­ce ül­ke­nin ge­le­nek­sel efen­di­le­ri­nin, ya­ni la­ik­çi seç­kin­le­ri­nin halk ta­ra­fın­dan güç­lü bir bi­çim­de red­de­dil­di­ği an­la­mı­na gel­mi­yor. Er­do­ğan re­form yo­lun­da iler­le­mek için de güç­lü bir yet­ki al­dı: “Tür­ki­ye ka­dar bü­yük ve çe­şit­li­lik ba­rın­dı­ran bir ül­ke­yi re­form­dan ge­çir­mek ko­lay ol­ma­ya­cak; fa­kat Er­do­ğan bu iş için doğ­ru adam.”
İn­gi­liz ba­sı­nı­nın sağ ka­na­dı­nın ön­de ge­len ga­ze­te­si The Daily Te­leg­raph’ta 27 Tem­muz’da ya­yım­la­nan Si­mon Scott Plum­mer im­za­lı ma­ka­le­de ise AKP ve Er­do­ğan’ın bu ba­şa­rı­sın­dan son­ra Tür­ki­ye’nin AB için ta­şı­dı­ğı öne­min da­ha da art­tı­ğı öne sü­rü­lü­yor. İn­gi­liz Dı­şiş­le­ri Ba­ka­nı Da­vid Mi­li­band’ın, Tür­ki­ye’de­ki se­çim so­nuç­la­rı ile il­gi­li de­ğer­len­dir­me­sin­de AKP’nin za­fe­re ulaş­tı­ğı­nı söy­le­me­si, Plum­mer’a gö­re Tür­ki­ye’nin AB’ye tam üye­li­ği için gös­ter­di­ği ça­ba­da­ki yal­nız­lı­ğı­nı yan­sıt­mak­ta. Plum­mer Tür­ki­ye’nin stra­te­jik öne­mi­ni ye­te­rin­ce de­ğer­len­di­re­me­yen Kı­ta Av­ru­pa’sı­nın, İs­lam­cı kök­ten­ci­lik teh­li­ke­si kar­şı­sın­da di­na­mik bir eko­no­mi­si olan bu Müs­lü­man ül­ke­yi bağ­rı­na bas­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni söy­lü­yor. Zi­ra ona gö­re Er­do­ğan hem Ku­zey Irak hem de cum­hur­baş­kan­lı­ğı se­çim­le­ri me­se­le­sin­de dev­let ada­mı gi­bi dav­ra­na­ca­ğı­nı va­at edi­yor.
AKP’yi is­ter ılım­lı İs­lam­cı, is­ter­se de re­form­cu ve de­mok­rat ola­rak ta­nım­lı­yor ol­sun­lar, Ame­ri­kan ve İn­gi­liz ba­sı­nı­nın AKP’nin ba­şa­rı­sın­dan çok bü­yük bir mut­lu­luk duy­du­ğu açık. Ba­tı ba­sı­nı Tür­ki­ye’yi ku­tup­laş­ma­ya sü­rük­le­yen ve ya­şam tar­zı, ba­şör­tü­sü, ma­yo gi­bi me­ta­for­lar üze­rin­den sür­dü­rü­len tar­tış­ma­nın de­rin­le­rin­de ya­tan o bü­yük sı­nıf mü­ca­de­le­si­ni us­ta­lık­la tas­vir edi­yor. AKP’ye du­yu­lan bu mu­hab­be­tin gü­nün bi­rin­de ma­raz do­ğu­rup do­ğur­ma­ya­ca­ğı­nı ise za­man gös­te­re­cek.

Paylaş Tavsiye Et