Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Kapak
Papa ve İslam
Hans Köchler
Çeviri: Cihat Arınç
PAPA 12 Eylül tarihli ko­nuş­ma­sın­da, Hı­ris­ti­yan ima­nı ile kla­sik Yu­nan fel­se­fe­sin­de ta­nım­la­nan ak­lın (lo­gos) bir­bi­riy­le çe­liş­me­di­ği­ni is­pat­la­ma­ya ni­yet­liy­di. Ne üzü­cü­dür ki bu­nu, Or­ta­çağ’ın İs­lam aleyh­ta­rı ön­yar­gı­la­rı­nı ye­ni­den can­lan­dı­ra­rak, İs­lam di­ni­ni ve onun pey­gam­be­ri Hz. Mu­ham­med’i aşa­ğı­la­mak pa­ha­sı­na ger­çek­leş­tir­di. Ba­tı­lı güç­le­rin İs­lam ül­ke­le­rin­de dü­zen­le­di­ği sa­vaş­la­rın da et­ki­siy­le İs­lam ve Ba­tı ara­sın­da git­tik­çe yük­se­len bir ge­ri­li­min hâ­kim ol­du­ğu hâ­li­ha­zır­da­ki ze­min­de, Pa­pa’nın, yüz­yıl­lar ön­ce yan­lış ve tek ta­raf­lı bir İs­lam al­gı­sıy­la Hz. Mu­ham­med’e kar­şı düş­man­ca di­le ge­ti­ril­miş ifa­de­le­re yap­tı­ğı atıf, ol­sa ol­sa yan­gı­na kö­rük­le git­mek şek­lin­de de­ğer­len­di­ri­le­bi­lir.
Ro­ma Ka­to­lik Ki­li­se­si’nin ru­ha­ni li­de­ri Pa­pa 16. Be­ne­dikt, bü­tün bir İs­lam üm­me­ti­nin âde­ta ka­nı­nı don­du­ran ve ma­ale­sef Haç­lı ru­hu­nu can­lan­dı­ran ko­nuş­ma­sın­da 14. yüz­yıl Bi­zans hü­küm­da­rı II. Ma­nu­el Paleologos şöy­le bir ik­ti­bas­ta bu­lun­du: “Ba­na Mu­ham­med’in ge­tir­di­ği ye­ni­lik­le­ri gös­te­rin. Sa­de­ce teb­liğ et­ti­ği di­nin kı­lıç gü­cü ile ya­yıl­ma­sı em­ri­ni ver­me­si gi­bi kö­tü ve in­san­lık dı­şı şey­ler bu­lur­su­nuz.” Doğ­ru­su İs­lam’a ve Hz. Mu­ham­med’e dil uza­tan bu tah­kir edi­ci ifa­de­le­ri hiç de­net­le­me­den ol­du­ğu gi­bi alın­tı­la­yan Pa­pa’nın, ko­nuş­ma­sı­nın so­nun­da di­ğer din­le­ri da­vet et­ti­ği “kül­tür­ler di­ya­lo­ğu”nda na­sıl olup da gü­ve­ni­lir bir or­tak ola­ca­ğı­nı an­la­mak zor. Kor­ka­rım ki Pa­pa, Haç­lı Se­fer­le­ri dev­rin­den kal­ma İs­lam aleyh­ta­rı dü­şün­ce ve duy­gu­la­rı ik­ti­bas yo­luy­la da­hi olsa tek­rar ede­rek bes­le­di­ği müd­det­çe, ne onun “in­san­lı­ğın di­nî ge­le­nek­le­ri­nin bü­yük tec­rü­be ve ma­ne­vî id­rak­le­ri­ni din­le­mek” şek­lin­de açık­la­dı­ğı ni­ye­ti­nin sa­mi­mi­ye­ti­ne, ne de şid­de­te kar­şı ile­ri sür­dü­ğü di­ya­log yan­lı­sı ar­gü­man­la­ra inan­mak müm­kün.
Pa­pa 16. Be­ne­dikt, akıl ile ima­nın bir­bi­riy­le uyu­mu­nu/çe­liş­mez­li­ği­ni va­zet­ti­ği ko­nuş­ma­sın­da, İs­lam’ı, ak­la kar­şı düş­man­ca bir ta­vır al­mak­la iliş­ki­len­dir­me eği­li­min­de gö­rü­nü­yor. An­cak İs­lâm te­olo­ji­si, 16. Be­ne­dikt’in ‘ras­yo­na­li­te’ için ge­rek­li gör­dü­ğü şart­la­rı, Pa­pa’nın baş­kan­lık et­ti­ği ki­li­se­nin dok­tri­nin­den çok da­ha olum­lu bir şe­kil­de kar­şı­lar. Yu­nan fel­se­fî dü­şün­ce­si­nin İs­lam fel­se­fe­si içe­ri­sin­de­ki yo­rum­la­nı­şı ve adap­tas­yo­nu da bu­nun bir is­pa­tı­dır. Tan­rı an­la­yı­şı­na ge­lir­sek; tek-tan­rı­cı­lık (tev­hid, vah­da­ni­yet) an­la­mın­da İs­la­mî tan­rı an­la­yı­şı da, “Kut­sal Üç­le­me (Tes­lis)” şek­lin­de be­li­ren Ro­ma Ka­to­lik dok­tri­nin­den çok da­ha ber­rak ve tu­tar­lı bir şe­kil­de ta­nım­lan­mış­tır; tes­lis dok­tri­ni­nin ise çok-tan­rı­cı­lık­tan (po­li­te­izm) ve put­pe­rest­lik­ten (pa­ga­nizm) ne şe­kil­de ay­rış­tı­ğı son de­re­ce muğ­lâk­tır.
Pa­pa bü­tün bun­la­rı gör­mez­den gel­di­ği gi­bi, Yu­nan fel­se­fe­si­nin gö­rüş­le­ri­nin -lo­gos’a olan bağ­lı­lı­ğı­nın- Or­ta­çağ Hı­ris­ti­yan Av­ru­pa’sı­na o dev­rin Müs­lü­man dü­şü­nür­le­ri ta­ra­fın­dan ge­ti­ril­di­ği­ni de kas­ten göz ar­dı edi­yor. Pa­pa’nın ko­nuş­ma­sın­da ge­çen “İn­cil’in me­sa­jı ile Yu­nan dü­şün­ce­si­nin kar­şı­laş­ma­sı”, bü­yük öl­çü­de İs­lam fi­lo­zof­la­rı­nın et­ki­si­nin bir ne­ti­ce­si. Zi­ra o ça­ğın Av­ru­pa­lı Hı­ris­ti­yan­la­rı, Müs­lü­man dü­şü­nür­le­rin et­ki­sin­den ev­vel kla­sik Yu­nan fel­se­fe­sin­den ta­ma­men bî­ha­ber­di­ler.
Ay­rı­ca bir ilâ­hi­yat­çı ola­rak Pa­pa’nın, İs­lam hak­kın­da­ki söz­le­rin­de bir­çok ba­kım­dan ya­nıl­dı­ğı­nı söy­le­mek müm­kün. Me­se­lâ, “Din­de zor­la­ma yok­tur” (Kur’an, 2:256) aye­ti­ne atıf­ta bu­lu­na­rak bu­nun pey­gam­ber­li­ğin ilk yıl­la­rın­da na­zil ol­muş bir ayet ol­du­ğu­nu söy­lü­yor -ki Pa­pa’ya gö­re “Mu­ham­med, bu dö­nem­de za­yıf­tı ve teh­dit al­tın­day­dı.” Oy­sa ger­çek­te, söz ko­nu­su ayet nü­büv­ve­tin or­ta dö­ne­min­de (M. 624/625 - H. 3/4 yıl­la­rı ci­va­rın­da) na­zil ol­muş­tu ki, bu dö­nem­de Mu­ham­med pey­gam­ber güç­lü bir ko­num­day­dı ve Me­di­ne’de dev­let ida­re edi­yor­du.
Pa­pa, ko­nuş­ma­sın­da­ki bil­gi yan­lış­lık­la­rı ve tu­tar­sız­lık­la­rın dı­şın­da, Tan­rı adı­na uy­gu­la­nan şid­de­te yö­nelt­ti­ği eleş­ti­ri­de de zi­ya­de­siy­le iç­ten pa­zar­lık­lı gö­rü­nü­yor. Zi­ra Bi­zans İm­pa­ra­to­ru’nun İs­lam’ın adı­nı ana­rak şid­de­ti kı­na­ma­sı­na atıf­ta bu­lu­nur­ken, ne­den­se Ro­ma Ka­to­lik Ki­li­se­si’nin yüz­yıl­lar bo­yun­ca -kâ­fir ola­rak te­lâk­ki et­ti­ği- Müs­lü­man­la­ra ve di­ğer din men­sup­la­rı­na uy­gu­la­dı­ğı şid­det­ten hiç ama hiç bah­set­mi­yor. Re­con­qu­is­ta (En­dü­lüs’ü Ya­hu­di ve Müs­lü­man­lar­dan arın­dır­ma) ve in­san­la­rı din de­ğiş­tir­me­ye zor­la­ma, Haç­lı Se­fer­le­ri, Av­ru­pa­lı­la­rın sö­mür­ge­leş­tir­me (ko­lo­ni­zas­yon) dö­ne­mi vb. ha­di­se­le­re de hiç de­ğin­mi­yor. Yi­ne Pa­pa’nın ci­had an­la­yı­şı da, te­ri­min “in­sa­nın ke­ma­le er­mek için gay­ret sarf et­me­si” şek­lin­de­ki asıl an­la­mı­nı göz ar­dı edip “si­lah­lı mü­ca­de­le” an­la­mı­na odak­la­nan tek ta­raf­lı bir gö­rü­nüm arz edi­yor. Da­ha­sı, Pa­pa’nın zi­ya­de­siy­le tik­si­ni­yor gö­rün­dü­ğü “kut­sal sa­vaş” ke­sin­lik­le İs­la­mî bir te­rim de­ğil. Arap­ça ci­had te­ri­mi­nin an­la­mı­nı “kut­sal sa­vaş” de­yi­şiy­le açık­la­mak son de­re­ce yan­lış bir yön­len­dir­me. La­tin­ce bel­lum sanc­tum te­ri­mi­nin tam kar­şı­lı­ğı olan “kut­sal sa­vaş”, Or­ta­çağ’da ‘Şark­lı­la­ra’ kar­şı dü­zen­le­nen Haç­lı Se­fer­le­ri­ni ta­nım­la­mak için kul­la­nı­lı­yor­du; do­la­yı­sıy­la, “kut­sal sa­vaş” asır­lar bo­yun­ca Ro­ma Ka­to­lik Ki­li­se­si’nin öğ­re­ti­si­nin bir par­ça­sı ola­gel­di.
Ko­nuş­ma­sın­da ak­lın ve di­nî de­ğer­le­rin ba­rış­çı araç­lar­la ya­yıl­ma­sı­nı teb­liğ eden Pa­pa üzü­cü bir şe­kil­de, -ba­zı Ba­tı­lı li­der­le­rin Hı­ris­ti­yan de­ğer­le­rin­den il­ham al­dık­la­rı id­di­asıy­la ger­çek­leş­ti­re­cek­le­ri­ni söy­le­dik­le­ri “Bü­yük Or­ta­do­ğu Pro­je­si”nin de açık­ça gös­ter­di­ği gi­bi- dok­tri­ner bir in­san hak­la­rı an­la­yı­şı­nın ve Ba­tı­lı de­ğer­le­rin, İs­lam dün­ya­sı­na si­lah­lı güç va­sı­ta­sıy­la zor­la da­ya­tıl­dı­ğı ger­çe­ği­ni de tü­müy­le göz ar­dı edi­yor. Irak’ın hu­kuk dı­şı bir şe­kil­de is­ti­lâ ve iş­gal edil­me­si, Af­ga­nis­tan’da hâ­lâ sür­mek­te olan iş­gal ve İran’a kar­şı sa­vaş teh­di­di bu in­san­lık dı­şı po­li­ti­ka­nın ka­nıt­la­rı. Se­le­fi Pa­pa II. Je­an Pa­ul’ün ak­si­ne, bu ger­çek­le­ri gör­mez­den ge­len Pa­pa 16. Be­ne­dikt, di­nî bir li­der ola­rak, ah­lâ­kı­na du­yu­lan gü­ve­ni sar­sı­yor.
Pa­pa II. Je­an Pa­ul za­ma­nın­da ger­çek­leş­ti­ril­miş olan İs­lam ve Hı­ris­ti­yan­lık­ta Tek-tan­rı Ta­sav­vu­ru ad­lı sem­poz­yum­da da­ha iyi bir kav­ra­yı­şa ze­min ha­zır­la­mak doğ­rul­tu­sun­da her iki din­de­ki “tek-tan­rı” nos­yo­nu­nu keş­fet­mek ve her iki ta­sav­vur ara­sın­da­ki ya­pı­sal ben­zer­lik­le­ri ta­nım­la­mak için biz­ler Müs­lü­man ve Hı­ris­ti­yan bil­gin­ler ola­rak bir ara­ya gel­miş­tik. Top­lan­tı­nın bil­di­ri­sin­de, ön­yar­gı­la­rı Hı­ris­ti­yan­lar ile Müs­lü­man­lar ara­sın­da­ki sa­hi­ci bir di­ya­lo­ğun önün­de­ki esas en­gel ola­rak ta­nım­la­mış ve bu­na ilâ­ve ola­rak “genç yaş­ta­ki Hı­ris­ti­yan­la­rın, ger­çek İs­lam kül­tü­rü­nü öğ­ren­me­si” di­le­ği­mi­zi di­le ge­tir­miş­tik. Pa­pa bu ta­lih­siz ko­nuş­ma­sıy­la ken­di­sin­den ön­ce­ki­le­rin iki bü­yük din ve me­de­ni­yet ara­sın­da di­ya­log kur­ma ça­ba­la­rı­nı da hep­ten bo­şa çı­kar­mış ol­du.

Paylaş Tavsiye Et
Yazara ait diğer yazılar