Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Türkiye Siyaset
Yüzde 1,5 Arabistan’a mı gitsin?
M. Mücahit Küçükyılmaz
BA­ŞÖR­TÜ­SÜ ko­nu­su­nu top­lum ile ik­ti­dar ara­sın­da­ki iliş­ki­ler bağ­la­mın­da Türk si­ya­se­ti­nin son 15 yı­lı­nın be­lir­le­yi­ci un­sur­la­rın­dan bi­ri ve ‘sür­tün­me’ nok­ta­sı ola­rak gör­mek abar­tı­lı bir yak­la­şım sa­yıl­ma­sa ge­rek. Sos­yo-po­li­tik ge­ri­lim­ler ve san­dık­ta be­li­ren ter­cih­ler ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı so­ru­nu­nun akı­be­ti­nin ne ola­ca­ğı ko­nu­suy­la, özel­lik­le son üç ge­nel se­çim­de gö­rül­dü­ğü gi­bi, ya­kın­dan bağ­lan­tı­lı­dır. 1995’te Re­fah Par­ti­si, 1999’da Mil­li­yet­çi Ha­re­ket Par­ti­si, 2002’de Ada­let ve Kal­kın­ma Par­ti­si bi­rin­ci par­ti ola­bil­miş­ler­se eğer, bun­da, on­la­rın zım­nen ve­ya za­hi­ren ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı­nı kal­dır­ma vaa­di ve umu­du­nu en et­ki­li bir bi­çim­de hal­ka ve­re­bil­miş ol­ma­la­rı­nın kat­kı­sı var­dır. An­cak mu­ha­le­fet dö­ne­min­de ge­liş­ti­ri­len atak söy­lem ile çok bo­yut­lu ik­ti­dar iliş­ki­le­ri­nin ara­sı­na dü­şül­dü­ğü za­man be­li­ren ih­ti­yat­lı ve ikir­cik­li söy­lem, ba­şör­tü­sü­nün bir “so­run” ola­rak gö­rül­me ni­te­li­ği­ni art­tı­ran bir iş­lev gör­dü. Bu­gün ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı, çö­züm sö­zü ve­ren si­ya­sî ik­ti­dar açı­sın­dan tra­jik, söz alan ge­niş halk kit­le­le­ri açı­sın­dan ise trav­ma­tik bir so­run ol­ma yo­lun­da iler­li­yor; ne ik­ti­dar, so­ru­nu çö­züm­le­me­yi be­ce­re­bi­li­yor, ne de mağ­dur­lar ba­şör­tü­le­ri­ni çöz­me­ye ya­na­şı­yor. Hat­ta ba­şör­tü­lü­ler, bı­ra­kın ör­tü­le­ri­ni çı­kar­ma­yı, Ara­bis­tan’a git­mek gi­bi ya­pı­cı(!) öne­ri­le­re şap­ka çı­kar­ma­la­rı­nı bek­le­yen si­ya­set si­hir­baz­la­rı­nı bi­le ha­yal kı­rık­lı­ğı­na uğ­rat­ma­yı sür­dü­rü­yor. Ha­tır­la­na­ca­ğı üze­re, ay­nı si­hir­baz yi­ne ge­çen yıl bu za­man­lar şap­ka­sıy­la gö­rün­müş ve tür­ba­nın ön­ce Çan­ka­ya’ya çık­ma­ya en­gel ol­ma­dı­ğı­nı, ar­dın­dan da kı­lık-kı­ya­fet­le il­gi­li bir dü­zen­le­me ya­pı­lıp dev­rim ka­nun­la­rı­na ila­ve edi­le­rek ya­sak­la­na­bi­le­ce­ği­ni ih­bar et­miş­ti. Şim­di ise tam bir yıl son­ra, yi­ne yaz ba­şın­da ha­va­lar ısı­nır­ken, ay­nı ca­dı ka­za­nı­na ay­nı ki­şi eliy­le odun atı­lı­yor. CHP’li Şa­ir Ke­ma­let­tin K. Ka­mu’nun “Arab’ın ol­sun” de­di­ği Kâ­be’nin bu­lun­du­ğu ye­re ba­şör­tü­lü­le­ri gön­der­me­yi tek­lif eden sa­bık Çan­ka­ya sa­ki­ni­ne, pek de sa­kin dur­ma­dı­ğı 7 yıl­lık Çan­ka­ya yet­me­miş ol­ma­lı. Oy­sa K. K. Ka­mu, şi­i­rin de­va­mın­da “Çan­ka­ya bi­ze ye­ter” der­ken bi­rin­ci ço­ğul za­mi­ri kul­lan­dı­ğı­na gö­re, her­hal­de sa­de­ce De­mi­rel’i kas­tet­miş de­ğil­di!
 
So­run Han­gi­si; Ba­şör­tü­sü mü, Ya­sak mı?
“Ba­şör­tü­sü so­ru­nu” den­di­ğin­de, or­ta­da di­lin es­nek­li­ğin­den ve on­da­ki boş­luk­lar­dan kay­nak­la­nan bir tam­la­ma so­ru­nu ol­du­ğu da gö­rü­lü­yor. Ba­şör­tü­sü­nün biz­zat ken­di­si­nin, var­lı­ğı­nın ta­bii so­nu­cu ola­rak bir so­run özel­li­ği ta­şı­dı­ğı­nı dü­şü­nen­ler ile onun dış­sal bir ira­de ta­ra­fın­dan so­run ola­rak al­gı­lan­dı­ğı­nı dü­şü­nen­ler, ara­la­rın­da­ki bu çok ke­sin al­gı far­kı­na rağ­men, en azın­dan “ba­şör­tü­sü so­ru­nu” tam­la­ma­sı­nın kul­la­nı­mın­da uz­laş­mı­şa ben­zi­yor. Ne var ki, bu dil­bi­lim­sel mu­ta­ba­kat, ön­ce top­lum­sal mu­ta­ba­kat şar­tı­na, son­ra da -top­lum­da bu ko­nu­da bir ça­tış­ma ve­ya ge­ri­li­min söz ko­nu­su ol­ma­dı­ğı açık se­çik gö­rü­lün­ce- ku­rum­sal mu­ta­ba­kat şar­tı­na bağ­la­nan so­ru­nun çö­zü­mü için bir de­ğer ifa­de et­mi­yor.
Baş­ta, Türk si­ya­se­ti­nin sür­tün­me nok­ta­sı ola­rak ni­te­le­di­ği­miz ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı, açık­ça­sı AK Par­ti ile­ri ge­len­le­ri­nin söy­le­min­de hiç­bir za­man “ön­ce­lik­li” bir so­run özel­li­ği ka­zan­ma­dı. An­cak so­ru­nun çö­zü­müy­le il­gi­li ola­rak, ta­ba­nı ra­hat­la­ta­cak ve ümit­len­di­re­cek açık­la­ma­lar da ya­pıl­ma­dı de­ğil. Du­rum bu min­val üze­re iken, ni­ha­ye­tin­de işin ku­rum­sal mu­ta­ba­kat şar­tı­na bağ­lan­ma­sıy­la –bu ku­rum­lar­dan bi­ri­nin de YÖK ol­du­ğu he­sa­ba ka­tı­lın­ca!- ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı so­ru­nu­nun çö­zü­mü Nas­red­din Ho­ca’nın yün eğir­me yön­te­miy­le borç öde­me he­sa­bı ka­dar muh­te­mel bir ke­sin­li­ğe(!) ka­vuş­muş olu­yor. Aca­ba bu he­sap­la AK Par­ti ile­ri ge­len­le­ri, kız­la­rı için ol­ma­sa bi­le, to­run­la­rı için ba­şör­tü­sü­nün pa­bu­cu­nu ken­di el­le­riy­le da­ma at­mış ola­cak­la­rı­nın far­kın­da­lar mı?
 
Ki­tab’a Ay­kı­rı He­sap
‘He­sap’ der­ken el­bet­te işin içi­ne en baş­ta Baş­ba­kan Yar­dım­cı­sı ve Spor­dan So­rum­lu Dev­let Ba­ka­nı M. Ali Şa­hin’in “Tür­ba­nı so­run eden yurt­taş­la­rın ora­nı yüz­de 1,5’tir” açık­la­ma­sın­da­ki he­sap gi­ri­yor. “Ön­ce­li­ği­miz tür­ban de­ğil, iş­siz­lik­tir” di­yen Ba­kan, bu yar­gı­ya da an­ket so­nuç­la­rı­na ba­ka­rak ula­şı­yor ve tür­ban ile il­gi­li her­han­gi bir adım at­ma­nın “si­ya­se­ten yan­lış” ola­ca­ğı­nı söy­lü­yor. Ta­mam, yüz­de 1,5’lik de ol­sa or­ta­da bir ras­yo­na­li­te(he­sa­bî­lik) bu­lu­nu­yor; fa­kat yi­ne de bu -Ki­tab’a ay­kı­rı- he­sap işi, Şa­hin’in id­di­ası­nı ik­na edi­ci kıl­mak­tan çok tah­fif edi­ci bir söy­le­min ürü­nü ha­li­ne ge­ti­ri­yor. Bu­ra­da, “İs­ta­tis­tik­ler ya­lan söy­le­mez, ya­lan­cı­lar is­ta­tis­tik söy­ler” sö­zü­nü mec­lis­ten dı­şa­rı tut­ma­yı canıgö­nül­den ar­zu ede­rek, Şa­hin’in an­ke­ti­ne, on­maz ba­şör­tü­sü kar­şıt­la­rı­nın bi­le pek iti­bar et­me­dik­le­ri­ni ha­tır­la­ta­lım. Hem so­kak­ta­ki in­sa­na “Ön­ce­lik­li so­ru­nu­nuz ne­dir?” di­ye so­rul­du­ğu za­man, ilk baş­ta eko­no­mik so­run­la­rın ak­la gel­me­si ga­yet ta­bii­dir; zi­ra te­mel hak ve hür­ri­yet­ler ile il­gi­li bir so­ru­nun “kı­ya­sı ka­bil” un­sur­lar­la bir ara­da an­ket ko­nu­su ya­pıl­ma­sı ge­re­kir. O an tra­fik­te sı­kı­şıp kal­mış bir işa­da­mı, ko­ca­sın­dan da­yak ye­miş bir ka­dın, öğ­ret­me­nin­den kı­rık not al­mış bir öğ­ren­ci, ken­di­si­ne pi­yan­go vur­muş bir va­tan­daş ya da sev­gi­li­si ta­ra­fın­dan terk edil­miş bir âşık kim­li­ğiy­le an­ket so­ru­su­na mu­ha­tap ol­du­ğu­nu­zu dü­şü­nün; için­de bu­lu­nu­lan âna uy­gun ce­vap­la­rın çık­ma­sı muh­te­mel­dir. An­cak bu kı­sa sü­re­li du­rum­lar si­zin ge­niş za­man­da ve ku­şa­tı­cı so­run­la­rı­nı­zın bun­lar ol­du­ğu­nu gös­ter­mez. El­bet­te te­mel hak ve hür­ri­yet­ler ni­te­li­ğe iliş­kin bir alan ol­du­ğu için, ni­ce­li­ğin bi­li­mi olan is­ta­tis­ti­ğe ko­nu edil­me­me­li; fa­kat il­le de edi­li­yor­sa, bu­ra­da­ki doğ­ru so­ru aşa­ğı yu­ka­rı şöy­le ol­sa ge­rek: “Üni­ver­si­te öğ­ren­ci­le­ri­nin -ya da dev­let me­mur­la­rı­nın- ba­şör­tü­sü tak­ma­sı­na na­sıl ba­kı­yor­su­nuz?”
 
Şu 1,5 Sür­tün­me Kat­sa­yı­sı Ol­ma­sın!
1,5 ra­ka­mı “si­ya­se­ten” M. Ali Şa­hin’e gö­re önem­li bir mik­tar et­me­ye­bi­lir; an­cak sür­tün­me kat­sa­yı­sı ola­rak teh­li­ke­li bir ra­kam­dır. Hat­ta oto­mo­tiv sa­na­yin­den ör­nek ve­re­cek olur­sak, sür­tün­me kat­sa­yı­sı en dü­şük bi­nek araç olan Hon­da Ac­cord’da bu ra­kam 0,26 cw’dir. 1,5’lik bir sür­tün­me kat­sa­yı­sı ise dü­şük hız­lar­da bi­le ara­cı yol­da tut­ma­ya yet­me­ye­cek bir ra­kam­dır. El­bet­te fi­zik ka­nun­la­rı ile si­ya­set ve top­lum bi­li­mi­nin ka­nun­la­rı bir­bi­rin­den fark­lı bi­çim­ler­de iş­ler. Fa­kat yi­ne de ba­şör­tü­sü ya­sa­ğı so­ru­nu­nun ne be­şe­rî, sos­yal bi­lim­ler­le, ne de fen bi­lim­le­riy­le, he­le ki ni­ce­lik­sel yön­tem­ler­le izah edi­le­me­ye­cek yön­le­ri bu­lun­du­ğu­nu ve bu ni­te­li­ğiy­le ya­kın geç­miş­te pek çok si­ya­set­çi­yi “yol­dan çı­kar­dı­ğı­nı” ha­tır­da tut­mak­ta ya­rar var. Zi­ra si­ya­set­te­ki 1,5 az gi­bi gö­rün­se de fi­zik ders­le­rin­de­ki “ih­mal edi­le­bi­lir” oran­lar­dan bam­baş­ka bir de­ğer ifa­de eder.
Me­ğer­ki yüz­de 1,5 ef­sa­ne­si doğ­ru ol­sun; o hal­de biz de “in­san­la­rın ko­nuş­ma sı­ra­sın­da kul­lan­dı­ğı is­ta­tis­tik­le­rin yüz­de 87’si­nin o an uy­du­rul­muş ol­du­ğu” is­ta­tis­ti­ği­ni ve­re­bi­li­riz. Da­ha il­gin­ci, Bo­ğa­zi­çi Üni­ver­si­te­si’nden Prof. Er­sin Ka­lay­cı­oğ­lu ve Doç. Ali Çar­koğ­lu’nun yap­tık­la­rı “Tür­ki­ye’de Sos­yal Ter­cih­ler Araş­tır­ma­sı”nın gös­ter­di­ği üze­re, her bin ki­şi­den sa­de­ce 5’i ken­di­siy­le tu­tar­lı ola­bi­li­yor. Üs­te­lik ay­nı an­ket­te ka­tı­lım­cı­la­rın yüz­de 68’i üni­ver­si­te öğ­ren­ci­le­ri­nin tür­ban ta­ka­bil­me­si ge­rek­ti­ği­ni dü­şü­nü­yor. Yüz­de 68 ile Şa­hin’in ra­ka­mı ara­sın­da­ki far­kı bu­lun­ca, ak­la şu so­ru ge­li­yor: Ge­ri­ye ka­lan yüz­de 66,5’lik ke­sim ne­re­de acep? Sa­kın, tav­si­ye­ye uyup Ara­bis­tan’a git­miş ol­ma­sın?
 

Paylaş Tavsiye Et