Kullanıcı Adı: Şifre    
   
  veya Üye olun | Şifremi unuttum
  Arama / Gelişmiş Arama  
   
Skip Navigation LinksArşiv (May 2004) > Panorama
Panorama
Kim kazandı, kim kaybetti?
Türk ve dünya kamuoyunu uzunca bir süre meşgul eden ve Kıbrıs’ın bir anlamda ‘kendi kaderini’ belirleyeceği referandum, 24 Nisan günü yapıldı. Katılımın oldukça yüksek olduğu referandumda Türk tarafı % 65’lik oy oranıyla Annan Planı’nı onaylarken Rum tarafı % 75 oy oranıyla reddetti. Seçim sonucunun netleşmesinin ardından ilk açıklama Avrupa Komisyonu’ndan geldi. Rumların Annan Planı’nı reddetmesinden duyduğu üzüntüyü belirten komisyon, bu tarihten sonra Kuzey Kıbrıs’ın ekonomik gelişmesine katkı yollarını incelemeye ve değerlendirmeye hazır olduklarını ifade etti. ABD’de, sonuç hayal kırıklığına neden olurken, adada çıkabilecek her ihtimale hazır olan Türk hükümeti ise, ‘evet-hayır’ sonucunu memnuniyetle karşıladı. Referandum sonrası tepkilerden endişe duyan Yunan ve Rum hükümetleri, Kıbrıs’ta çözüme değil, Annan Planı’na karşı olduklarını açıkladılar. Annan Planı’na karşı yürüttüğü kampanyanın maksadına ulaştığını söyleyen Denktaş ise, sonuçta planın reddedildiği gerekçesiyle istifayı reddetti.
Tüm yaşananların ardından adada bundan sonra neler olacağı merak konusu. Rum yönetimi, referandumda ‘ohi’ (hayır) demenin BM, AB ve ABD’yle ilişkilerde getireceği sonuçlardan endişe duyarken, Annan Planı’na ‘evet’ diyerek dünya kamuoyunda avantajlı konuma geçen Türk kesimi ise AB’yle görüşmelere başladı bile.

Tavsiye Et
Rantisi de şehit edildi
Hamas’ın yeni lideri Abdülaziz Rantisi, 17 Nisan akşamı Gazze’de İsrail helikopterlerinin füze saldırısında şehit edildi. Saldırıda Rantisi’nin yanı sıra oğlu ile koruması da hayatını kaybetti. Rantisi, 22 Mart’ta yine bir İsrail saldırısında şehit edilen Hamas’ın kurucusu ve ruhanî lideri Şeyh Ahmet Yasin’den sonra örgütün Gazze’deki liderliğine getirilmişti. 56 yaşındaki Rantisi’nin şehit edilmesi İslam dünyasını üzüntüye boğarken, Hamas üyeleri ve Filistin halkı Rantisi’yi intikam yeminleri eşliğinde uğurladı. Saldırı, dünya liderleri tarafından da tepkiyle karşılandı. BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Filistin lideri Yasir Arafat’ın da artık hedefte olduğunu açıklayan İsrail’e uluslararası hukukun ihlali anlamına gelen “yargısız infazlara” son vermesi çağrısında bulundu. ABD ise İsrail yanlısı tutumunu ısrarla koruyor. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, Hamas’ın bir terör örgütü olduğu belirtilerek, İsrail’in kendisini savunma hakkı bulunduğu iddia edildi. Bir yandan, Büyük Orta Doğu Projesi’yle bölgeye düzen verme iddiasında olan ABD’nin diğer yandan İsrail’in uyguladığı devlet terörünü desteklemesi açık çelişkiler içeriyor.

Tavsiye Et
Sakıp Sabancı’yı kaybettik
Türkiye 10 Nisan’da renkli kişiliği ve sempatik tavırlarıyla kendisini her kesimden insana sevdiren Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı’yı kaybetmenin üzüntüsünü yaşadı. Geçtiğimiz yıl ABD’de böbrek tümörü ameliyatı geçirmiş olan Sabancı, 30 Mart tarihinde soğuk algınlığı nedeniyle Amerikan Hastanesi’ne yatırılmıştı. Durumu ağırlaşan ve yapılan tüm müdahalelere karşı kurtarılamayan Sabancı’nın vefatına neden olan hastalığın “böbrek tümörünün karaciğere atlaması” olduğu açıklandı. Türkiye modern ağasını Fatih Camii’nde on binlerin katıldığı cenaze namazı ile ebedî istirahatgâhına uğurladı. 71 yaşında hayata veda eden Sabancı, devlet töreni ile Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi. Sabancı, iş hayatındaki başarılarının yanı sıra kültür ve sanata verdiği destekle de adından söz ettiriyordu.

Tavsiye Et
Yoksul ama u‘mutlu’
Türkiye halkının dörtte birinin yoksulluk sınırının altında olmasına rağmen nüfusun yarıdan fazlasının ‘mutlu’ olduğu belirlendi. Hükümetin acil eylem planı çerçevesinde DİE’den istediği, 2003 yılına ilişkin Türkiye’nin ‘Yoksulluk Profili’ ve ‘Yaşam Memnuniyeti’ araştırmalarının sonuçları, Devlet Bakanı Beşir Atalay tarafından kamuoyuna açıklandı. Tüm ülkeyi kapsayan yoksulluk araştırmasına göre, yaklaşık bir milyon kişi açlık sınırı altında yaşıyor. Yoksulluk sınırının altındaki bu kesim içinde yer alan 926 bin kişinin, aylık hane halkı gelirinin ise 133 milyon liradan daha az olduğu belirlendi. ‘Yaşam Memnuniyeti’ araştırmasına göre ise, bireylerin %46,6’sının ‘mutlu’ olduğu; mutluluk düzeyinin ise eğitim ve gelir düzeyiyle doğru orantılı bir biçimde arttığı saptandı. Yine araştırma sonuçlarına göre, halkın %44,6’sı 2004 yılının ‘daha iyi olacağı’na inanıyor. Geleceğine ‘umutlu’ bakanların oranı ise hiç de azımsanmayacak kadar: %61,8. 

Tavsiye Et
Pentagon’da tabut fotoğraflarına sansür
Irak’ta hayatını kaybeden ABD askerlerinin tabutlarına ait fotoğrafların yayımlanması ülkede yeni bir tartışma başlattı. ABD askerlerinin cenazelerini taşıyan kargo uçağının görevlilerinden birinin çektiği fotoğrafların Seattle Times gazetesinde yayınlanması ve Russ Kick adlı bir şahsın “bilgi özgürlüğü yasası” altında Savunma Bakanlığı’ndan aldığı yine asker tabutlarını gösteren 350 kadar fotoğrafı “www.thememoryhole.org” adlı internet sitesine taşıması Pentagon tarafından tepkiyle karşılandı. Pentagon bu olayların ardından, yastaki asker ailelerinin mahremiyetini gerekçe göstererek tabut fotoğraflarının medyada yer almasını yasakladı. Ancak ABD’nin bu kararının arkasındaki asıl nedenin, kamuoyundaki olası tepkileri kontrol etme arzusu olduğu tahmin ediliyor.

Tavsiye Et
Japonya ile ilişkiler geliştiriliyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ikili ilişkileri geliştirmek amacıyla Japonya’ya 4 günlük resmî ziyarette bulundu. 9 yıl aradan sonra Başbakan düzeyinde gerçekleştirilen bu ilk resmî ziyarette Erdoğan, Japonya İmparatoru Akihito Mikasa ve Başbakan Junichiro Koizumi ile görüştü. Türkiye’nin son dönemde izlediği çok boyutlu dış politika stratejisinin önemli ayaklarından birisi olan Japonya gezisinde iki ülke arasındaki ilişkilerin ekonomik, siyasi ve kültürel boyutlarının yanı sıra stratejik işbirliği de dile getirildi. Erdoğan, Türkiye’ye dönüşünde yaptığı açıklamada, Japonya ile ekonomik ilişkilerin umut verici olduğunu, fakat Türkiye aleyhine 1,7 milyar dolar olan ticaret açığının kapatılması gerektiğini vurguladı. Erdoğan ayrıca, ilişkilerin ülke halkları tabanında da pekiştirilmesi için Türkiye’de Japon yılı ilan edilmesinin planlandığını açıkladı.

Tavsiye Et
NATO Rusya’yla komşu oldu
55 yıl önce komünizm tehdidine karşı kurulan Kuzey Atlantik Konseyi NATO’nun, Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından başlattığı yeniden yapılanma girişimleri devam ediyor. Bu çerçevede 7 eski Demir Perde ülkesi Estonya, Letonya, Litvanya, Slovenya, Slovakya, Bulgaristan ve Romanya 29 Mart’ta NATO’ya katıldı. Yeni üyelerin katılımıyla üye sayısı 26’ya ulaşan NATO’nun artık %40’ını eski komünist bloğu ülkeler oluşturuyor. Diğer yandan genişlemeyle birlikte NATO Rusya’yla komşu hale gelmiş oldu. Böylece ABD’nin isteği doğrultusunda ittifak, Kafkaslara ve Orta Doğu’ya yakınlaşırken; NATO’nun genişlemesinin dünya üzerinde mevcut sorunların çözümü için ne kadar gerekli olduğu da sorgulanıyor. Rusya ise NATO’nun genişlemesine müdahale etmeyeceğini açıklamış olsa da son gelişmelerden oldukça rahatsız.

Tavsiye Et
İstanbul’da festival rüzgarı
Bu yıl 23’üncüsü düzenlenen Uluslararası İstanbul Film Festivali 10-25 Nisan tarihleri arasında yapıldı. 200’ü aşkın filmin, yaklaşık 90 bin sinemaseverle buluştuğu festivalde filmler, ulusal ve uluslararası dalda ödüllendirildi. Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda kapanış galası gerçekleştirilen törende, ulusal dalda “Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı Yılın En İyi Türk Filmi” ödülü, Ahmet Uluçay’ın yönettiği ‘Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak’ filmine verilirken; uluslararası dalda Altın Lale ödülü ise Tayvanlı yönetmen Tsai Ming Liang’ın ‘Elveda Sinema’ filminin oldu. “En İyi Yönetmen” ödülünü, Zeki Demirkubuz alırken Jüri Özel Ödülü ise Yeşim Ustaoğlu’nun ‘Bulutları Beklerken’ adlı filmine verildi. Festivalde bu yıl, “Ustalara Saygı” bölümünde altı filmiyle yer alan Ken Russell ile yine aynı bölümde dört filmi gösterilen İranlı yönetmen Bahram Bayzai’ye “Yaşamboyu Başarı” ödülleri verildi.

Tavsiye Et
Irak kan gölüne döndü
İşgal güçlerinin yönetimi Iraklılara devretmeyi planladığı 30 Haziran tarihi yaklaşırken Irak’ta çatışmaların şiddeti artarak devam ediyor. Nisan ayı başında koalisyon kuvvetleri tarafından Şii lider Mukteda Sadr’ın yardımcısının gözaltına alması, Şii milislerle işgal güçleri arasında şiddetli çatışmaların tetikleyicisi oldu. Bu olay sonrasında Sadr’a bağlı Şiiler, Necef ve Kufe’deki kutsal mekanların denetimini ve Basra valiliğinin kontrolünü ele geçirdi. Bu arada Amerikan karşıtı direnişin sembolü haline gelen Felluce’de de, 4 Amerikan sivilin öldürülmesini gerekçe göstererek düzenlenen helikopter saldırısı çatışmaların bu bölgeye sıçramasına neden oldu. Olay sonrasında Amerikan askerleri Felluce’yi kuşatırken, Iraklı binlerce Sünni ve Şii, kuşatma altındaki kente yiyecek ve ilaç yardımı götürmek için yürüyüşe geçti. Ateşkes denemeleri ise bir türlü engellenemeyen çatışmalar nedeniyle sonuçsuz kaldı.
İşgal kuvvetleri içinde yer alan ülkelerin vatandaşlarını rehin alarak o ülkelerin askerlerini bölgeden uzaklaştırmayı planlayan Şii lider Sadr, tüm Irak halkını da işgalcilere karşı birleşmeye davet etti. Her türlü teknolojik silaha sahip işgal güçleriyle Iraklılar arasında meydana gelen çatışmalarda ilk bir haftanın bilançosu 900’den fazla ölü; 1000’i aşkın yaralı. Amerika ise son bir ay içerisinde 100 askerini kaybetti.
Son yaşanan şiddet olaylarının da etkisiyle, başta İspanya olmak üzere işgal güçleri arasında yer alan ülkeler, Irak’taki askerlerini geri çekeceklerini açıklıyor. Böylece bölgeyi kan gölüne çeviren Amerika da Irak’ta yalnızlığa mahkum oluyor.

Tavsiye Et
CHP çatısı altında yeni bir şey yok
Deniz Baykal, 28 Mart yerel seçimleri sonrasında yaptığı açıklamalarda CHP’nin seçimlerden zaferle çıktığını savundu. 28 Mart’ta alınan sonuçları genel seçim sonuçlarıyla kıyaslamanın doğru olmadığını ileri süren Baykal, CHP’nin 1999 yerel seçimlerine göre oy oranını ciddi ölçüde artırdığını ifade etti. Ne var ki, CHP’nin yerel seçimlerde 3 Kasım’a göre oy kaybetmesi ve kendi kalesi olarak tabir edilen illerin belediye başkanlığını dahi AK Parti’ye kaptırması meclis içi ve dışında muhalefet kanadının harekete geçmesine neden oldu. Başarısızlığın nedeni olarak gösterilen Deniz Baykal’ın, yönetimden çekilmesi görüşünde birleşen muhalefetin isyanı ise ses getirmedi.
Parti içi muhalefet grubundan 24 milletvekili, kurultayın olağanüstü toplanmasını isteyen bir bildiri hazırladı. Ancak bildiriyi, CHP’nin 174 milletvekilinden sadece 9’u imzaladı. Meclis dışı muhalefet kanadından Anadolu Harekatı da Ankara’da 6000 kişi toplama hedefiyle düzenlediği mitingde sadece 200 CHP’liyi bir araya getirebildi. Diğer yandan, son dönemlerde yönetime karşı tavrı ile ön plana çıkan Kemal Derviş ise, parti yönetimindeki bütün görevlerinden istifa etti.
Türkiye’de ana muhalefet partisi olmasına rağmen CHP’nin kendi içerisindeki muhalefet girişimlerinin dahi çok parçalı ve etkisiz olması dikkat çekiyor. Alternatif siyaset üretmekte güçlük çeken ve bir değişim ihtiyacının kendisini açıkça gösterdiği CHP çatısı altında, maalesef henüz yeni bir şey görünmüyor.

Tavsiye Et